Çoğu kez, acılarını dindirebileceğimizi düşünerek bu yerlerin yeniden yapılandırılmasında acele ediyoruz. | TED | غالبًا ما نندفع لإعادة صنع هذه الأماكن، مفكرين أنه من الممكن تخفيف آلامهم. |
acılarını, daha yapıcı bir şekilde yönlendirmek için nasıl destekleyebiliriz? | TED | كيف يمكننا دعمهم لتوجيه آلامهم نحو أمر هادف؟ |
Sonuçta kimse kimsenin acısını umursamaz. | Open Subtitles | بالنهاية، لا يستطيعُ البشر مشاركة آلامهم مع بعضهم |
Sana onların acısını dindirmek için bir fırsat vermek istiyorum. | Open Subtitles | أردت أن أعطيك الفرصة لتخفيف آلامهم. |
Uyuşturucu kullanan kişiler duygusal acıyı gömmeye çalışırlar ki bu da hiçbir şey hissetmeyene kadar ilaç almaya devam ettikleri anlamına gelir. | Open Subtitles | يحاول متعاطي المخدرات أن يدفنوا آلامهم العاطفية و هذا يعني بأنهم سيمزجزن المخدر بمادة طبية إلى أن لا يشعرون بشيء |
İkimiz de insanların acılarını hafifletir, ağrılarını iyileştiririz. | Open Subtitles | كلانا يخفف من معاناه الناس، نخفف من آلامهم |
Bazen insanlar uf olduklarında tedavi edilmezlerse, daha kötü uf olurlar. | Open Subtitles | حسناً، بعض الناس عندما يتألمون ويتركون بدون مُعالجة، آلامهم تُصبح أكبر |
Hiç kimse bir başkasına en derin acılarını ve en büyük dehşetini nasıl yeneceğini söyleme hakkına sahip değildir. | TED | ليس من حق أي شخص إخبار شخص آخر بكيفية التعامل مع أعمق آلامهم أو أكبر أخطائهم. |
İnsanları düşünüyoruz. Farklarını ve acılarını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نفكر في البشر، نفكر في اختلافاتهم وفي آلامهم |
Balinalardan uzaklaşıyorlar. Umalım da bu, acılarını azaltsın. | Open Subtitles | انهم يبتعدون عن الحيتان و آمل أن يخفف ذلك آلامهم |
Eğer acı çekiyorlarsa, acılarını hissederdim. Ve eğer sebebi bensem kendimi suçlu hissederdim. | Open Subtitles | كانوا يتأذون ، و شعرتُ بآلامهم، و كنتُ أشعر بالذنب لو أنّني سبب آلامهم. |
acılarını paylaşmanın tek yolunun onların arasına girmek olduğunu söyleyecektir. | Open Subtitles | السبيل الوحيدة لهم للتخفيف من آلامهم هي... بإغراء الآخرين للإنضمام إليهم |
Onların acısını dindirmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تنهي آلامهم |
Herkesin acısını hissedeceğim. | Open Subtitles | أشعر بجميع آلامهم |
Herkesin acısını hissedeceğim. | Open Subtitles | أشعر بجميع آلامهم |
Evet, erkekler acıyı durdurmak için her şeyi söylerler. | Open Subtitles | أجل، والرجال على إستعداد للإعتراف بأي شيء لكي تتوقف آلامهم! |
İnsanların çektiği acıyı, çekilen azabı, yaşanan ihmalkarlığı göz önünde bulundurmamız lazım. | Open Subtitles | و غير مجدي يجب علينا مراعاة آلامهم |
İkimiz de insanların acılarını rahatlatır, ağrılarını iyileştiririz. | Open Subtitles | فكلانا يخفف جراح الناس و يشفي آلامهم |
Bazen insanlar uf olduklarında tedavi edilmezlerse, daha kötü uf olurlar. | Open Subtitles | حسناً، بعض الناس عندما يتألمون ويتركون بدون مُعالجة، آلامهم تُصبح أكبر |