"آلهتهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • tanrıları
        
    • Tanrılarını
        
    • tanrılarına
        
    • Tanrılarının
        
    • Tanrılar
        
    • Tanrı'
        
    Hayır, korkak değiller. tanrıları dışında hiç bir şeyden korkmuyorlar. Open Subtitles كلا، إنهم ليسوا بجبناء ولا يخافون إلا آلهتهم
    Ölüsüzlük boyunca büyük yolculuğun başlangıcıydı, yeni hayatta her gün güneşle yükselen gökyüzündeki alev gölü boyunca tanrıları ve krallarının sabah gemisiyle geziye çıktığı yerde. Open Subtitles ولكنه بالنسبة لهم هو البداية لرحلة طويلة خلال الخلود حيث تقود آلهتهم وملوكهم سفينة الصباح
    Baskı altında tutulmuş ve uzaklaştırılmış olan tüm Babilliler evlerine dönecekler ve beraberlerinde Tanrılarını da götüreceklerdi. TED كل الناس الذين قمعهم وأبعدهم البابليون سيذهبون إلى بيوتهم، وسيأخذون معهم آلهتهم.
    Igbo, kendi Tanrılarını kendilerinin yarattığını söylerdi. TED قبيلة إيغبو كانوا يقولون أنهم بنوا آلهتهم بأنفسهم.
    Ve sunaklarını yenileyip kendi tanrılarına, kendilerine ait bir yerde kendi istedikleri şekilde ibadet edebileceklerdi. TED وسيكونون قادرين على استعادة مذابحهم وعبادة آلهتهم بطريقتهم الخاصة، في مكانهم الخاص.
    Eski Yunanlılar ölümsüz Tanrılarının zayıflıklarını ortaya vurmaktan çok hoşlanırlarmış. Open Subtitles اليونانيون القدماء استمتعوا بالتظاهر بعدم وجود النواقص في آلهتهم الخالده
    mumyalanmış Mısırlılar Onların Tanrılar ve Firavunlar oldukları inanarak sonsuz yaşamınsırrı . Open Subtitles مصريين محنطون آلهتهم والفراعنة يعتقدون بأن لديهم سر الحياة الأبدية.
    Kökeni hakkında tartışmalar hala sürerken,... ..pekçoğu tanrıları şereflendirmek ve ona ibadet etmek için yaratıldığını söylerler. Open Subtitles في حين أن الأصل لا يزال موضع نقاش يعتقد كثير من صنعها هم القدماء ليتعبدوا بها نحو آلهتهم
    Putperest tanrıları onların dünyaya hükmetmelerine izin verdi. Open Subtitles آلهتهم الوثنية سمحت لهم بأن يحكموا العالم.
    Labirente dönmüş aşiretler, garip tanrıları adına kurban edilen binlerce insan, filozof ve büyücüler tarafından kışkırtılıyordu. Open Subtitles متاهة من القبائل التي يستحثها ...المتعصبين والفلاسفة لكي يموتون بالآلاف من أجل آلهتهم الغريبة
    Ne de olsa tanrıları bir savaş tanrısıydı. Open Subtitles فبعد كل شيء، آلهتهم كانت آلهة حرب
    Neticede tanrıları bir savaş tanrısıydı. Open Subtitles فبعد كل شيء، آلهتهم كانت آلهة حرب
    Halkın Tanrılarını daha yeni reddetti. Onlara zaman tanımalısın. Open Subtitles ارتد شعبك عن آلهتهم للتو لنمنحهم بعض الوقت
    Aslına bakarsanız, Yunanlılar ilk zamanlarda Tanrılarını düşünürken, onları anlayabilmek için onların da kendileri gibi, fakat çok daha büyük olduklarını düşünmüşlerdir. Open Subtitles في الحقيقة عندما فكر الإغريق في العصور القديمة في آلهتهم عندما حاولوا فهمهم فقد رأوا أنهم يشبهونا كثيرا
    Sahte Tanrılarını ve günahlarını bırakmazlarsa burada kalmalarına izin veremeyiz. Open Subtitles ما لم ينبذوا آلهتهم الزائفة وعاداتهم الوثنية، يجب ألا نسمح لهم بالبقاء لفترة أطول.
    İnsanlarımızın tanrılarına sırtlarını çevirmeden önceki dinsel nesneler. Open Subtitles قطع أثرية من شعبي قبل أن ينقلبوا على آلهتهم
    Muhammed Kâbe'de otururken, yeni bir vahiy gelir ve Kureyşliler'in eski tanrılarına tapmalarına izin vererek, onlarla mutabakata varabileceğini bildirir. Open Subtitles عندما تلقى وحى جديد والذي إقترح بأنه يُمكن التوصل الى حل وسط مع قريش والذي يتيح لهم الاستمرار بعبادة آلهتهم القديمة
    Ve sonra tekrar oldu, bu defa daha olağanüstü şekilde, son yarım milyon yıl önce atalarımız toplumsal varlıklar olmaya başladıklarında, kamp ateşinin etrafında bir araya gelip işleri paylaştıklarında, vücutlarını boyayıp, ortak dillerini konuşmaya başladılar ve zamanla ortak tanrılarına tapındılar. TED وحدثت أيضاً مرةً أُخرى ، وبشكلٍ مُذهِل ، قبل نصف مليون سنة عندما أصبح أسلافُنا يعيشون في مجتمعات ، اجتمعوا حول المدافىء أو النار المشتعلة ، ووزّعوا الأعمال بينهم ، وبدأوا بدهن أجسادهم ، وتحدثوا بلهجاتٍ مختلفة ، وأخيراً عَبَدوا آلهتهم الخاصة.
    Yüz yıllardan beri, Romalı askerler savaşlara geleneksel Tanrılarının sancagı altında girmişlerdi. Open Subtitles لمئات السنين دخل الجنود الرّومان في معارك تحت راية آلهتهم التقليديّة.
    Yunanlılar, Tanrılarının gerçekten Olimpos Dağında yaşadığına inandılar. Open Subtitles يؤمن الإغريق أن آلهتهم يعيشون فعلاً فوق جبل الأوليمب
    Ayak takımı Tanrılarının insan olmasından hoşlanmaz. Open Subtitles الغوغاء ليس مثل آلهتهم ليكونوا إنسانيا
    Hayır ama, Tanrılar yok olunca müritleri Tanrılarının sahte olduğuna inandırmak daha kolay. Open Subtitles بأن آلهتهم زائفة عندما تزول الآلهة -انطلقوا
    İnsanlar toplumlarına Tanrı'ların görüntülerini uyarladılar. Open Subtitles لااعرف الناس انشأت المجتمعات في صورة آلهتهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more