"آمن في" - Translation from Arabic to Turkish

• daki güvenli
• da güvenli
• güvenli bir
• da bir güvenli
• kasasında
• en güvenli
• bir kasanın
• güvende değil
• içinde güvende
• içinde güvenli
• Yatakta

Hoboken'daki güvenli evin daha iyi olacağını mı düşünüyorsun?
هل تعتقد أن منزل آمن في هوبوكين سوف يكون أفضل؟

Saldırıdan beri, Glendale'daki güvenli evde, GKM'nin koruması altındaydı.
{\pos(192,210)} منذ الهجوم، هي تحت حماية "م.ج.ع" في منزل آمن في (غليندايل).

Neyse, bizi Atlanta'da güvenli bir yere götüreceksin.
وسوف نذهب إلى مكان آمن في أطلنطا وهي في حوزتنا ، أحمدك يا رب

-Burası sizin için güvenli değil. -Dışarısı da güvenli değil.
المكان ليس آمناً لك هنا وهو ليس آمن في الخارج ايضا

Eşyalarını yük arabalarına güvenli bir şekilde yerleştirmeye çalışıyorlardı.
يحاول هؤلاء تخزين ممتلكاتها بشكل آمن في العربات.

Bizi Caracas'da bir güvenli eve götürüp ardından CIA bizi buradan çıkarana kadar saklanacağız.
أعتقد أنه يمكنني إيصالنا إلى بيت آمن في (كارجاس) وبعدها سنختبيء حتى تأتي المخابرات الأمريكية وتُخرجنا من هنا

- Garmsar'daki güvenli eve.
إلى منزل آمن في جارمسار.

Tycho'daki güvenli limana kabul edileceksiniz.
" وسيتم منحكم ملاذ آمن في " تايكو

Tycho'daki güvenli limana kabul edileceksiniz.
" سيتم منحكم ملاذ آمن في محطة " تايكو

Tanık Koruma Programı'na katıIdıktan sonra kendisine Alex Campbell adında yeni bir kimlik oluşturuldu ve 12, St James's Close'daki güvenli eve yerleştirildi.
بإدراجة في برنامج حماية الشهود, تم إعطائه هوية جديدة ك (ألكس كامبيل) و تم إعادة توضيعه في منزل آمن في جادة إس.تي (جيمس) 12 المغلقة.

Babam bana Panama'da güvenli bir ev teklifinde bulundu masasının yanında değil.
ابي عرض علي مكان آمن في بنما وليس مكانا على مائدته

Eğer sağlıklıysanız, Dalton'da güvenli bir sığınak var.
إذا كنت بصحة جيدة، هناك ملجأ آمن في "دالتون"

Kopyasını yapana kadar size Zairon'da güvenli bir yer veririm.
. سأعطيكِ ملاذ آمن في (زايرون) حتى نتمكن من أستنساخه

Drucker'ın güvenli bir evi var, kadın orada kalabilir.
دراكر حصل على بيت آمن في فينيس ليخبئها فيه

Sabaha Hamburg'da bir güvenli evde olacak.
- ) سيكون في بيت آمن في (هامبورغ) بحلول الصباح

Ankara'da bir güvenli evde.
منزلٌ آمن في (أنقرا)

SSR laboratuvarındaki duvar kasasında.
لا جدار آمن في مختبر الامن القومى

Yerin üstündeki sahte laboratuvarda ne olursa olsun gerçek Cadmus DC'deki en güvenli tesistir.
مهما قد يحدث في مختبرنا فـّو فوق سطح الارض كادموس الحقيقي هو أكثر منشأة آمن في العاصمة

Bu akşam gerçekleşecek bir takas var. Çetenin yarısı, gazinoda bir kasanın içinde.
هناك تبادل سيحدث الليلة نصف الإتفاق معد و آمن في الملهى

güvende değil, bu lanet evde kimse güvende değil.
لا أحد آمن في هذا البيت اللعين.

Zihninin içinde güvende kalabileceği bir yer buluyor.
بالطريقة التي قد تجد بها مكان آمن في عقلها

Yatağın altında, döşemenin içinde güvenli bir kasa var.
هناك مكان آمن في المقصورة، تحت السرير، تحت ألواح الأرضية.

(Video) Soprano: ♫ Yastığımın üstünde ♫ ♫ Yatakta güvendeyim ♫ EW: Bu İngiltere'den Georgie. Yalnızca dokuz yaşında.
سوبرانو:♫على وسادتي♫ ♫آمن في السرير♫ هذه جورجي من انجلترا هي فقط في التاسعة