Şimdi gidip Ice Pick'e söyleyeceğim ve o da oğlanları gönderecek onlar da götüne sopayı öyle bir sokacaklar ki bundan sonra adın çubuklu dondurma olacak. | Open Subtitles | سوف أخبر آيس بيك وسوف يرسل لك عصابة لكي يحشروا مضرب بايسبول في مؤخرتك سوف يسمونك فادج بوب |
Tamam şimdi Jaq'in siki benim ağzıma giriyorsa benimki de seninkine girerken, Ice Pick senin götüne sokuyorsa Ice Pick, Jaq'i sikmiş gibi olur. | Open Subtitles | حسناً ، إذاً إذا كنت أضاجع جاك وأضاجعكِ ، وآيس بيك يضاجعكِ إذاً يبدو الأمر وكأن آيس بيك ضاجع جاك |
Ayrıca Ice Pick'e neden aşkım diyorsun? | Open Subtitles | ولماذا تنادين آيس بيك بــ جبيبي؟ |
Icepick malı Haiti'li Zoepound'lar getirecek dedi. Gidelim. | Open Subtitles | (آيس بيك) قال أن العصابة من هاييتي سيقومون بعملية، لنتحرك |
Evet, hazırlanıyorlar. Anlaşılan Icepick doğru tüyo almış. | Open Subtitles | نعم، إنهم يتجمعون يبدو أنّ (آيس بيك) أتى |
Aranızda Buz Kıran Paul'ü uyuşturucu satarken gerçekten gören biri var mı? | Open Subtitles | من منكم يا رجال رأى من قبل (آيس بيك بول) يبيع المخدرات؟ |
- Ice Pick için bu! | Open Subtitles | هذا من أجل آيس بيك |
Hayır oğlum. Ice Pick hapiste. | Open Subtitles | لا يا رجل آيس بيك في السجن |
Kesinlikle Ice Pick'in lan bu. | Open Subtitles | إنها سيارة آيس بيك بكل تأكيد |
Ice Pick için bu! | Open Subtitles | هذا من أجل آيس بيك |
- Icepick, Lowrey. - Merhaba, kardeş. | Open Subtitles | (آيس بيك)، أنا (لاوري) |
N'aber Icepick? | Open Subtitles | كيف الحال يا (آيس بيك)؟ |
Siz bu gösterinizle turnelere çıkmalısınız. Şimdi bize bir de Buz Kıran Paul'un resmi gerek. | Open Subtitles | إذاً نحن نريد (آيس بيك بول) |