"أباء" - Translation from Arabic to Turkish

    • ailesi
        
    • babalar
        
    • babası
        
    • aileleri
        
    • ailem
        
    • ebeveynler
        
    • veliler
        
    • Babaları
        
    • anne-baba
        
    • aile
        
    • ailesini
        
    • ailesiyle
        
    • ebeveynleriz
        
    • Ebeveyn
        
    • babaların
        
    Jen'in ailesi, ona büyük bir düğün için baskı yapıyorlar. Open Subtitles حَسناً، أباء جِن يَضْغطُها أَنْ يَكُونَ عِنْدَهُ هذا الزفاف الكبيرِ.
    Patnik'in ailesi beyninde o Bosnalı'ya dönüştü. Open Subtitles يطفئ كلا أباء باتنيك كانت ناجون من محرقة.
    Aynen şu hecelemeye kafayı takmış anne babalar gibi. Open Subtitles مثل أباء المشاركين في برنامج التهجئة المهووسين
    Uzun zaman önce, bir adamın annesiyle babası hastaymış, o da atlamış. Open Subtitles منذ فترة طويلة، أباء شابّ كان مريض، لذا قفز.
    ..Lewis aileleri ve çocukları rahatlatmak üzere olay yerindeydi. Open Subtitles لويس كان في موقع ألحدث أباء وطلاب مريحون
    Genelde Sharon ve Ozzy Osbourne'un yeni ailem olacakmış ve de bir köpek almama izin vereceklermiş gibi yapardım. Open Subtitles فى العادة اوهمهم بأننى لدى أباء متبنيانى
    Çoğunlukla, bebeğimi çok iyi ebeveynler olmak için gerekli özelliklere sahip insanlara verdiğimi belirtmek isterim. Open Subtitles في الغالب, أريد أن أشعر أنني أعطي طفلي إلى أناس سيكون لديهم مايتطلب ليكونوا أباء رائعين
    Pekala millet, hemen arkamızda veliler ve okulun yönetim kurulu üyeleri var. Open Subtitles اوك, يا جماعة لدينا أباء وأمهات وأعضاء إدارة المدرسة خلفنا
    Ve öldürülen çocukların anne Babaları onu yakaladılar ve öldürdüler. Open Subtitles لذا أباء الأطفال المقتولين إجتمعوا وقتلوه
    Garry ve Lynn tekrar anne-baba olmak istiyorlar. ve Jenna bir bebek istiyor.Böylece.. Open Subtitles حسنا,غاري ولين يريدون أن يكونو أباء مره ثانيه
    Çok önce, genç bir adamın ailesi hastaydı, ve o atladı. Open Subtitles منذ فترة طويلة، أباء شابّ كان مريض، لذا قفز.
    Chloe'nin ailesi kendi jetlerine sahip ve ben daha bir jete binmedim. Open Subtitles أباء كلو يَمتلكونَ طائرة خاصّة، وأنا لم اركب النفاثة قبل.
    Anneler ile kızları, babalar ile oğullarını gösterip sigaranın onların arasına girdiğini vurgulayacak. Open Subtitles ويظهر فيها أمهات وبنات أو أباء وأبناء والسجائر تكون بينهم
    Yeni babalar ile yeni evlerinde yerinden yurdundan edilmis Yeniçeri çocuklarını hayal ettim ve o babaların bazıları iyi. Open Subtitles تخيلتُ هؤلئك صبيان الإنكشارية مستولى عليهم، و يأخذوهم إلى وطن جديد مع أباء جدد.. البعض منهم أباء صالحون.
    Erkekler de birer aile babası. Open Subtitles امهات اتحاد المدرسين و الطلبة أباء بشعر أشيب
    Bu yavşakların çocukları uyuşturucuya alıştırmaları yetmezmiş gibi alıştırdıkları çocuklar bir de anası babası olmayan yetimler. Open Subtitles أسوأ ما بهؤلاء المُروجين انهم يجعلون هؤلاء الأطفال مدمنين على هذا المخدر أن هؤلاء الأطفال أيتام والأيتام ليس لديهم أباء
    Aksi takdirde, bekleme listesindeki öğrencilerin aileleri isteklerini yerine getirebilmem için beni Hermes'in (Belagat Tanrısı) yerine koyarlardı. Open Subtitles ما عدا ذلك أباء طلابِ سَيُرسلونَني أَرْمي فقط لتَمْشيط الإحسانِ.
    Harika bir ailem vardı. Ben çok şanslı biriydim. Open Subtitles كان عندى أباء رائعين أنا كنت محظوظة
    Bizim için ilgisiz ebeveynler diyemem ama 16 yıldır bundan çok daha önemli bir şeyi gözden kaçırdık. Open Subtitles حسنا، لن أقول بأننا أباء غير مهتمون، لكننا اغفلنا عن شيء مهم آخر طوال ١٦ عام.
    Gelinin ailesini gördünüz mü çocuklar? Open Subtitles أوه، يا أولاد. أي شخص رأى أباء العروسة؟ لا ؟
    Ölen eşinin ailesiyle velayet savaşına girdin. Open Subtitles أنت تحت الحراسة معركة مع أباء زوجتك الراحلة.
    - Ne berbat ebeveynleriz biz. - Yok, yok. Open Subtitles نحن أباء فظيعين , لعدم ذهابنا - كلا , كلا -
    Biz Ebeveyn olmayı hak etmeyen kötü insanlarız. Open Subtitles إننا أشخاص سيئون ويبدو أننا لا نستحق أن نكون أباء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more