"أبداً عن" - Translation from Arabic to Turkish

    • diye bir şey
        
    • hakkında hiç
        
    • Bana da asla
        
    • için asla
        
    • hiçbir zaman
        
    • ilgili hiçbir
        
    • hiç anlatmadın
        
    Bana verme onu! Hiç siyah inci diye bir şey duymamıştım. Open Subtitles لا تعطنى إياهم ، إننى لم أسمع أبداً عن اللآلئ السوداء
    Galiba "tekte öldürme" diye bir şey duymamışlar.herhalde. Open Subtitles أعتقد أنهم لم يسمعوا أبداً عن الطلقة القاتلة
    Ama bu akşamdan sonra tişörtleriniz ya da kamyonum hakkında hiç bir şey duymak istemiyorum. Open Subtitles لكن بعد هذه الليلة، لا أريد السماع أبداً عن قمصانك أو شاحنتي ثانية
    Bana da asla bir soru sorma! Open Subtitles لا تسألني أبداً عن اي شيء
    Ama şu blues'ları defetmek için asla kesmedim çalmayı. Beni yanlış anlama... Open Subtitles ولكنى لم اتوقف أبداً عن العزف عليها لاتخلص من اليأس
    Fakat hiçbir zaman, Ninja ve görünmezlik idmanlarını bırakmamalısınız. Open Subtitles ولكن يجب ألا تتوقفوا أبداً عن ممارسة فن النينجا فن الاختفاء
    Şu andan itibaren işimle ilgili hiçbir şey sorma bana. Open Subtitles من الآن و صاعداً لا تسأليني أبداً عن عملي
    Bana babanın nasıl karşıladığını hiç anlatmadın. Open Subtitles أنت لن تقلْ ليّ أبداً عن ردة فعل والدك.
    Yürüyen merdiven diye bir şey duymamışlar mı? Open Subtitles ألم يسمعوا أبداً عن السلالم المتحركة؟
    - Bak, ayrılalım diye bir şey söylemedim. Open Subtitles لم أقل أية شيء أبداً عن الإنفصال.
    Hiç kapağı kapatmak diye bir şey duymadın mı? Open Subtitles ألم تسمع أبداً عن إغلاق الغطاء؟
    Yas tutma dönemi diye bir şey duymadın mı? Open Subtitles ألم تسمع أبداً عن فترة الحداد ؟
    Renee, senin sorunun nedir? Daha önce yapışkan not diye bir şey duymadın mı? Open Subtitles ألم تسمعي أبداً عن وضع ورقة إلصاق؟
    O gece hakkında hiç konuşmadık ama ne kadar unutmaya çalışsakta o gece hep olacak. Open Subtitles نحن لا نتحدث أبداً عن تلك الليلة لكننا نذكرها دائماً على الرغم من محاولتنا نسيانها
    Aşk hayatın hakkında hiç konuşmamamızı büyüleyici buluyorum. Open Subtitles أجد هذا جذاباً نحن لم نتحدث أبداً عن حياتك
    Hayır, arkadaşları hakkında hiç konuşmazdı. Open Subtitles لا، لم يخبرني أبداً عن أصدقائه -هل تود بعض الشاي؟
    Bana da asla bir soru sorma! Open Subtitles لا تسألني أبداً عن اي شيء
    Gerçek duyguların için asla özür dileme. Open Subtitles لا تعتذري أبداً عن مشاعركِ الحقيقية.
    Tabi ki Aristotle hiçbir zaman bir çocuğa bu soruyu sormadı, çünkü o deney yapma derdine girmedi, aynı şekilde St. Thomas Aquinas. TED إذا من الواضح أن أرسطو لم يسأل طفلاً أبداً عن هذه النقطة بالتحديد، لأنه بالطبع لم يتكبد عناء القيام بالتجربة، ولم يقم بها القس، توماس أكويناس كذلك.
    Şu andan itibaren işimle ilgili hiçbir şey sorma bana. Open Subtitles من الآن و صاعداً لا تسأليني أبداً عن عملي
    - Babamla ilgili gerçeği bana neden hiç anlatmadın ? Open Subtitles لماذا لم تخبرني أبداً عن أبي؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more