hiç bu kadar çok... ölüm görmemiştim. | Open Subtitles | أنا أبدًا لم أري كثير من الموت منذ ان وصلت هنا |
Seni daha önce hiç görmedim, çünkü bunun korkunç olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | وأنا أبدًا لم أخبرك من قبل لأنني اعتقدت أنه سيزيد الأمور سوءً |
Bu yüzden sebebini hiç öğrenemedik. Daha önce böyle bir şey görmemiştim. | Open Subtitles | لهذا لم نعثر عليها أبدًا لم يسبق لي رؤية شيء كهذا |
Benden daha nihilist biriyle tanışacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أعتقد أبدًا لم أعتقد أنني كُنت سأقابل شخص يعلم أن لا قيمة للحياة أكثر منّي |
Ama hiç büyümeyen şey nedir? | Open Subtitles | ولكنه أبدًا لم يَنْمُ |
Daha önce hiç ismini bilmediğim bir insanı öldürmemiştim. | Open Subtitles | لم أقتل رجل أبدًا لم أعرفه |
Ama babamız ona hiç güvenmezdi. | Open Subtitles | لكن أبي أبدًا لم يثق به |
- Doğal bir aktörüm ama hayatımda hiç doğal davranmadım. | Open Subtitles | ..أنا ممثلة بطبيعتي، لكنني أبدًا لم أُمثّل أنني طبيعية في حياتي - ..(چينيفر) - |
Çünkü, Frida Shallow, kardeşim ölmeden önce, o takımın ikinci kaptanıydı, ve Jason bundan hiç bahsetmedi ve asla buna izin vermezdi. | Open Subtitles | لأنه، يا (فريده شالو) أخي كان قائد مساعد للفريق مع (تشاك) قبل وقاته و(جايسون) لم يذكر ذلك ولم يكن ليسمح لذلك أبدًا لم ألتق بأخيك قط |