"أبرع فيه" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi olduğum
        
    • başarılı olduğum
        
    Çünkü gerçekten iyi olduğum bir şey bulmam o kadar uzun sürdü. Open Subtitles لأن الأمر استغرق تلك المدّة لأعثر على شيءٍ واحد أبرع فيه حقاً.
    Ohh, iyi olduğum tek bir şey var ve onun için de elimden birşey gelmiyor. Open Subtitles أول شيء أبرع فيه ولا أستطيع القيام به بعد الآن.
    Üniversitede sanat tarihi eğitimi almıştım. Gerçekten iyi olduğum tek konuydu. Open Subtitles كنت أدرس الفن بالكلية، إنه الشيء الوحيد الذي أبرع فيه
    Büyü yapmak, gerçekten başarılı olduğum tek şey. Open Subtitles السحر هو الشئ الوحيد الذي أبرع فيه.
    Her zaman başarılı olduğum tek şey. Open Subtitles الأمر الوحيد الذي كنتُ أبرع فيه دائمًا
    En azından, para kazanmak konusunda iyi olduğum tek şey. Open Subtitles أقله الشيء الوحيد الذي أبرع فيه وأجني منه المال
    Tek istediğim eski hayatıma geri dönüp iyi olduğum şeyi yapmaktı. Open Subtitles ،لقد أردت استعادة حياتي كما كانت .أفعل ما أبرع فيه
    Bu iyi olduğum bir alan değil, yani olduğum yerde kalmak. Pekala. Open Subtitles ليس شيئأَ أبرع فيه الجلوس ثابتاَ
    Vampir cesedinden kurtulma pek iyi olduğum bir şey değil. Open Subtitles {\pos(192,220)} التخلّص من جثمان مصّاص دماء ليس شيئاً أبرع فيه.
    Bunun dışında her şeyi yap. İyi olduğum tek şey dövüşmek, Sam. Open Subtitles (القتال الشيء الوحيد الذي أبرع فيه (سام
    Benim iyi olduğum bir şey yapalım. Neymiş o? Open Subtitles - دعونا نفعل شيء أبرع فيه
    İyi olduğum şeyi. Open Subtitles ما أبرع فيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more