"أبطئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yavaşla
        
    • yavaş
        
    • yavaşlatıyorum
        
    • yavaşlamayacağım
        
    • Ağır
        
    • Ağırdan
        
    • sakin ol
        
    • yavaşlat
        
    Yavaşla! Open Subtitles أبطئ السرعة, أوه أبطئ السرعة, أبطئ السرعة
    Lanet olsun, biraz Yavaşla McClane! Bu tam Amerikan futbolu gibi. Open Subtitles أبطئ سرعتك يا ماكلين مثل كرة القدم اليس كذلك
    Stevie, bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim ama Yavaşla. Open Subtitles ستيفي لم أظن أني سأقول ذلك لكن أبطئ قليلاً
    Ama ses kaynağı ses dalgalarından daha yavaş hareket ettiği sürece, dalgalar iç içe oluşurlar. TED ولكن طالما أنّ المصدر يتحرك بسرعةٍ أبطئ من موجات الصّوت نفسها، فإنهّا ستبقى محتواة فيما بينها.
    Hademe biraz yavaş ve ona beş dakika lazım ve profesörün geçmesi de, her adımda iplere tutunduğu için tam on dakika sürüyor. TED البواب أبطئ قليلًا ويحتاج لـ 5 دقائق ويستغرق من البروفيسور 10 دقائق كلملة مُتمسِّكًا بالحبال في كُلِّ خطوةٍ من الطريق
    Onlar bize yetişene kadar Yavaşla. Yavaşla. Open Subtitles أبطئ سرعتك حتى يلحقوا بك أبطئ السرعة
    Yavaşla, Yavaşla. Onları geçemem, tamam mı? Open Subtitles حسنا، أبطئ لا يمكنني أن أسبقهم
    Yavaşla. Kırmızıda geçtin. Open Subtitles أبطئ السيارة هذه كانت الأشارة الحمراء
    Bekle, Yavaşla, Yavaşla, Yavaşla. Open Subtitles أنتظر, تمهل , أبطئ السيارة أبطي السيارة
    - Çok hızlı sürüyorsun dostum, hadi Yavaşla. - yavaş ol, Jack. Open Subtitles لا تقود بسرعة يا رجل، هيا أبطئ السرعة أبطئ السرعة يا (جاك)0
    Yavaşla Billy. Bizi kötü gösteriyorsun. Open Subtitles أبطئ قليلاً "بيلي" إنك تجعلنا نبدو كسالى
    Yavaşla, Billy! Bizi kötü göstereceksin. Open Subtitles أبطئ قليلاً "بيلي" إنك تجعلنا نبدو كسالى
    Sana söylüyorum, dostum. Her üçüncü kırpışı daha yavaş. Open Subtitles إنى أقول لك يا رجل الومضة الثالثة دائماً أبطئ
    -6 dakika önce ama tren burda değiL tren sanırım yavaş iLerLemiyor ve bu iki sersem neden burda ! Open Subtitles أجل منذ ستة دقائق لكن قطارك لم يصل إلى هنا. ظننت بأنه قد يكون أبطئ من هذا لكن هذان المغفلان ظهرا ولم يروه أيضاً.
    Ron, bundan biraz daha yavaş gidersen araba stop edecek. Bakın, bizden hızlı giden bir kaplumbağa var. Open Subtitles السيارة سوف تتوقف إذا مشيت أبطئ من هذه السرعة أنظر هنالك سلحفاة تسيرأسرع منا بجانبنا
    5 saniye daha yavaş olsa daha iyi bir araba olurdu. -Bencede. Open Subtitles ولو كانت أبطئ بخمس ثواني لكانت غير جيده - أوافقك الرئي -
    Yavaşça otur. yavaş nefes al. Open Subtitles رويدكَ، رويدكَ، اجلس، أبطئ من وتيرة تنفّسكَ.
    yavaş, yavaş. Otur. Ağır ağır nefes al. Open Subtitles رويدكَ، رويدكَ، اجلس، أبطئ من وتيرة تنفّسكَ.
    Sizi yavaşlatıyorum, değil mi? Open Subtitles أنا أبطئ سيركم, أليس كذلك؟
    Birinin beni yakalamasına yetecek kadar yavaşlamayacağım. Open Subtitles لن أبطئ لفترة طويلة حتى يمكن لأحد أن يمسكني
    Ağır ol. Yeniden başladığından beri benim iki katım içmeye başladın. Open Subtitles أبطئ قليلا فأن العلبة تنفذ سريعا فأنت تشرب إثنتين وأنا واحدة منذ أن عدت للتدخين
    bende bunu isterken neden efendinin buyruğunu Ağırdan alıyorsun? Open Subtitles أنها أبطئ من أن تأخذ حياة سيدها ، عندما أريد هذا
    - Hayatım, sakin ol. - Bak, görüyor musun? Open Subtitles ـ عزيزي ، أبطئ ـ أنظري ، أنظري ، هل ترين هذا؟
    yavaş ol, yavaşlat şu şeyi. Open Subtitles بهدوء الآن، بهدوء الآن أبطئ سيارتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more