"أبٌ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir baba
        
    • bir babasın
        
    • babası
        
    • babayım
        
    • babam
        
    • baban
        
    • babasınız
        
    • ebeveyn olduğunu
        
    bir baba, iki kızı ve 50 yaşındaki bir temizlikçi. Open Subtitles أبٌ و بنتاه و عاملة نظافة في الـ50 من عمرها
    İnsanlara senin felaket bir baba olduğunu söylemek istediğim zamanlar oldu. Open Subtitles كانت هنالك أوقاتٌ أردتُ فيها إخبار النّاس كم أنت أبٌ مريع
    Çünkü sen harika bir babasın. Ve ona doğruyu yanlışı, yapması gerekenleri öğrettin.. Open Subtitles لأنك أبٌ صالح، و جعلتها تميز بين الخطأ و الصواب
    Sen iyi bir babasın. Bu yaptığın delilik! Open Subtitles أنت أبٌ رائع ما تقوم به أمر مجنون بعض الشيء
    Sen çalışkan,üç çocuk babası ve her akşam on buçukta yatan bir adamsın. Open Subtitles أنـت أبٌ كـادح لثلاثة. الـذي، يذهب إلـى السرير كـل ليلة السـاعة 10: 30
    Sonra da neden onları zorlayayım dedim. Çünkü ben harika bir babayım. Open Subtitles لذا قُلتُ لِنَفسي لِماذا أجبِرهُم تَعرِفين لكوني أبٌ رائع
    Çünkü benim de babam kadar kötü bir baba olduğumu bilmeni istemedim. Open Subtitles لأنّي لمْ أردكَ أنْ تعرف أنّي أبٌ سيّءٌ كما كان هو
    İyi bir çocuk, saygılı bir genç olduğunu düşünmek isterim. İyi bir baba olduğumu kanıtlayabildiğimi düşünmek isterim. TED أحب أن أعتقد أنه فتىً صالح ، شابٌ مهذّبٌ جداً. أحب أن أفكر في أنني أثبتّ أنني أبٌ صالح.
    Ağabeyin gibi değil 13 yaşındaki bir baba gibi hissediyorum. Open Subtitles لا أشعر كأنني أخوك أشعر كأنني أبٌ يبلغ الثلاثة عشرة من العمر
    Adam bekar bir baba. Eminim elinden gelenin en iyisini yapıyordur. Open Subtitles إنّه أبٌ أعزب، أنا واثقةٌ أنّه يقوم بما في وسعه
    Bunu sana bir baba olarak söyleyebilirim eğer annenin yerinde olsaydım bir daha asla düzelemezdim. Open Subtitles وأعرف ذلك أستطيع أن أقول لك كوني أبٌ إن حدث ذلك، لن تستطيع أن تنجو من ذلك
    İyi bir baba 10 yaşındaki kızına bakıcı tutmak yerine onu New Jersey'ye postalayabilir mi? Open Subtitles أبٌ صالح فضّل إرسال طفلة ذات العشر سنوات إلى نيوجيرسي على أن يدفع راتباً لجليسة أطفال؟
    Ne hediye alacak paramız, ne de hediye alacak bir baba vardı. Open Subtitles لم يكن لدينا مال لشراء الهدايا أو أبٌ ليشتريها لنا
    Bunun için sana şapka çıkartıyorum, Billy. Sen gerçekten iyi bir babasın. Open Subtitles أنحني لك تقديراً لأنك أبٌ مثالي
    Artık bir babasın. Kendine dikkat etmen gerek. Open Subtitles أنت أبٌ الآن ، يجب أن تهتم بنفسك
    Tom, sen iyi bir babasın. Senin gibi bir babası olduğu için Kyle çok şanslı. Open Subtitles أنت أبٌ صالح (كايل)، محظوظُ ليكون عنده والدُ مثلك
    Çok hoş bir babası olan sarışın ve uzun boylu biriyle. Open Subtitles إلى شاب طويل ذو شعر ناعم وله أبٌ عطوف جداً.
    Biliyor musunuz, sonunda çocuğunuzun bir babası olacağı için de çok mutluyum. Open Subtitles و الأهم من كل ذلك , فأنا سعيدة بأن ابنتكِ قد صار لها أبٌ الآن
    Bir uyuşturucu bağımlısının onu seven babası olarak... yapılması gereken herşeyi yaptım. Open Subtitles فعلت كل مايمكن أن يفعله أبٌ محب لإبنةٍ تدمن المخدرات كل ماهو مفترض أن أفعله..
    Bir babayım ve bir işim var. Bu ikisini birbirinden ayrı tutmak hoşuma gider ama bugün böyle bir şansım yok. Open Subtitles أنا أبٌ ولدي عمل , ودائماً ما أسعى لكي أفصل بين الأثنين ولكن
    Ben de bir babayım Bay Cowen, durumun ne kadar zor olduğunu tahmin edebiliyorum. Open Subtitles سيد كاوين .. أنا أبٌ أيضاً لذا أستطيع التصور كم يكون هذا صعباً
    Tanrıya şükür ki bir çocuğun doğru şekilde nasıl yetiştirileceğini bilen bir babam vardı ve inan bana, bu hiç kolay olmadı. Open Subtitles لحسن الحظ لدي أبٌ عرف كيف يربي طفلاُ بالطريقة الصحيحة و صدقيني،
    Ne olursa olsun senin için ellerinden gelenin en iyisini yapan bir baban ve bir annen daima olacak. Open Subtitles مهما حدث، يابنيّ تذكرّ بأنّه ما زال لديك أبٌ وأمّ سيبذلون ما بوسعهم من أجلك
    Ama şanslı bir babasınız. Open Subtitles لكنك أبٌ محظوظ
    Haklarını alabilmek için babanın yetersiz bir ebeveyn olduğunu kanıtlamamız gerekiyor. Open Subtitles إلغاء الوصاية يتطلب إثباتاً أن والدك أبٌ غير كفؤ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more