Aslında evden çıkarken cebimde bozukluk olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | تعلم ، لا أتذكر بأني غادرت المنزل أحمل أي عملات في جيبي |
Aslına bakarsan geçmişte kendimden anahtar aldığımı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | الامر إنه, لا أتذكر بأني قمت بأخذ المفتاح من نفسي, |
Biliyor musun bu çok komik, seninle hamile kaldığımı hatırlamıyorum veya... | Open Subtitles | نعم هذا مضحكاَ، أنا لا أتذكر ..بأني حملت بك |
Ve bu aşamada sadece bırakmamızın en iyisi olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | وفي تلك المرحلة أتذكر بأني . شعرت بأنه من الأفضل التوقف |
Köpeği veterinere getirdim köpeği tuttuğumu hatırlıyorum aşırı dozda morfin yemişti tabii eğer köpeği öldürmeye çalışıyorsanız yeterli dozda. | Open Subtitles | فأحضر أنا الكلب الى البيطري وأنا أتذكر بأني كنت حاملاً الكلب ولقد غرز به جرعة كبيرة من المورفين |
O zamanlar kullandığınız bir sürü metafor hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر بأني كُنتُ أستخدمُ الكثيرَ من الأستعارات في ذلك الوقت |
Onun bütün çemberlerini biliyorum ve senin onların herhangi birisinde olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا صديقتها الحميمة وكنتُ معها في كل هذه الأحداث ولا أتذكر بأني رأيتك في أيا منها |
Almışım, ama açtığımı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | بالفعل ولكن لا أتذكر بأني فتحتها |
Bir şey imzaladığımı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتذكر بأني وقعت على أي شيء |
Çünkü kendi davalarına baktığını hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بأني ساعدتـُـكِ في قضية ما |
aldığımı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بأني أخذته |
Bunu söylediğimi hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بأني قلت هذا |
Vay canına, fikrini sorduğumu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لم أتذكر بأني طلبتُ رأيك |
- Sana fikrini sorduğumu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بأني طلبت رأيك |
Öyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum da? | Open Subtitles | لأنني لا أتذكر بأني ! أمرتك أن تتحدث |
Daha yeni evliyken seni yemeğe davet ettiğimiz zamanı hatırlıyorum da. Bir ömür önceymiş sanki. | Open Subtitles | أتذكر بأني دعوتك للعشاء عندما تزوجت حديثًا. قبل دهورٍ مضت. |
Bir yere gitmeye mecbur hissettiğimi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر بأني شعرت بأني مضطرةٌ للذهاب إلى مكانٍ ما |
hatırlıyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أتذكر بأني كنت كالإمرأة العجوز |
Kendimi tek başımaymışım gibi hissettiğimi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر بأني شعرت وكأني الوحيده إذن إن كانت "سنفلور" |
Neredeyse kustuğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر بأني كنت سأرميها |