"أتساهل" - Translation from Arabic to Turkish

    • müsamaha
        
    • müsaade
        
    • nazik olmayacağım
        
    Ve 18 yaşına girene kadar müsamaha göstermeyeceğim şeyler var. Open Subtitles وحتى تصبحين بسن 18 هنالك بعض الأمور لن أتساهل بها
    Yani hayır, bu konuşmayı yapmayacağım sana daha fazla müsamaha göstermeyeceğim. Open Subtitles ،لذا لا، لن أخوض هذه المحادثة لن أتساهل معكِ بعد الآن
    Yani hayır, bu konuşmayı yapmayacağım sana daha fazla müsamaha göstermeyeceğim. Open Subtitles ،لذا لا، لن أخوض هذه المحادثة لن أتساهل معكِ بعد الآن
    Kim olduğunuzu ve burada ne yaptığınızı bilmiyorum ama bir yıldızın huzurunda kabalık yapılmasına müsaade etmem... iki yıldızın. Open Subtitles لا أعرفك ولا أعرف ما الذي تفعلينه هنا لكنني لن أتساهل مع هذه التصرفات بوجود نجم ـ ـ ـ نجمين
    İçki içmene müsaade etmediğimi daha önce söylemiştim. Open Subtitles لقد أخبرتكِ من قبل، لن أتساهل فى الشُرب.
    Abine söyle,bir dahaki sefere, sana bu kadar nazik olmayacağım. Open Subtitles أجل وأنت أخرجي من هنا وأخبري أخيك لن أتساهل معك ثانيةً
    Şikayet edenlerden hoşlanmam. Herhangi bir birliğimde buna müsamaha göstermem. Open Subtitles ،ولا أحب أي نوع من التذمر ولن أتساهل بذلك بأي من وحداتي
    Kanun dışı davranışlarına müsamaha etmeyeceğimi biliyorsun. Open Subtitles تعرف أنني لا أتساهل مع النشاطات الإجرامية
    Herkesin öfkeli olduğunu biliyorum ama mahkeme salonumda hiçbir saçmalığa müsamaha göstermeyeceğimi önden söyleyeyim. Open Subtitles والآن أعلم بأن المزاج كان يتزايد لكنني أخبركم الآن بأنني لن أتساهل مع أي تفاهة في قاعتي
    Her sene birisi çıkıyor böyle. Soytarılığa müsamaha göstermem. Open Subtitles يكون هناك واحد بكل فصل لن أتساهل مع التهريج
    - Bugün hiçbir palavrana müsamaha etmeyeceğim. Open Subtitles هذا الهراء لن يجعلني أتساهل مع أعمالك اليوم
    - Bugün hiçbir palavrana müsamaha etmeyeceğim. Open Subtitles هذا الهراء لن يجعلني أتساهل مع أعمالك اليوم هل تريد أن تختبرني ؟
    Geç kalmaya müsamaha gösteremem yani bugün para ödemiyorum. Open Subtitles وأنا لا أتساهل مع التأخير لذلك لن أدفع لك أجر اليوم
    Buralarda afyon içilmesine müsaade etmem. Open Subtitles أنا لا أتساهل مع مستخدمي الآفيون هنا.
    Bu salonda karışıklık çıkmasına müsaade etmeyeceğim. Open Subtitles لن أتساهل بفوضى أخرى في قاعة المحكمة
    - Sana nazik olmayacağım. Open Subtitles -لن أتساهل معكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more