Umarım bizim pisliğin bunu bildirmemesi için iyi bir nedeni vardır. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك الأحمق يجد سبباً يجعلهُ لايقوم بالتليغ عن هذا |
Umarım şu süs eşyalarının yanında garip kaçmaz. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك يتناسب, مع جميع هذه التحف الصغيرة |
Vay be... Umarım o herif onun kesip yemeği planlamıyordur. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك الرجل لايخطط لقتلها وثم أكلها |
Umarım o Ernie değildir. Çünkü onları yemiştim. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك لم يكن إيرني لأني أكلت ذلك اللحم |
Umarım beni dürten sadece lazer silahıdır. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك فقط بلاستيك سترتك الذي يطعنني. |
"... Umarım bu daha da kötüleştirmez..." "... Ama sanırım sana aşık olabilirim." | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك لا يجعل الأمور تسوء لكنني أعتقد بأني من الممكن أن أقع في حبك" |
Çok üzgünüm. Umarım sizi korkutmamıştır. | Open Subtitles | أنا آسفة, أتمنى أن ذلك لم يكن مخيفاً |
Umarım tamirci falan çağıracağını söylüyorsundur. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك يعني أنك ستجلب الميكانيكي |
Ve ben de kendime emir veriyor olacağım, Umarım gittiğimize değer? | Open Subtitles | وسأشرف عليها بنفسي، أتمنى أن ذلك مقبول؟ |
Umarım her şey yoluna girmiştir. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك ينفع |
Umarım sorun değildir. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك يناسبك |
Umarım işinizi görür. | Open Subtitles | ولكن أتمنى أن ذلك يفي بالغرض |
Umarım doğrudur. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك صحيح |
Umarım işinize yaramıştır. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك قد أفادك. |
Umarım tek yaptığın budur. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك كل ما تفعله |
Umarım bu doğru değildir. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك ليس صحيح |
Umarım ben yapmamışımdır. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك لم يكن أنا |
Umarım senin için de sorun olmaz. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك يناسبك أيضاً |
Umarım kayıt altına alınmıştır. | Open Subtitles | أتمنى أن ذلك مسجل |
Umarım doğrudur bu Kyle ama yapamacağımı biliyorsun. | Open Subtitles | (أتمنى أن ذلك حقيقي، (كايل لكنك تعرف أنه لا يمكنني |