"أتناول الغداء" - Translation from Arabic to Turkish

    • yemek yiyordum
        
    • öğle yemeği
        
    Aslında caddenin karşısında yemek yiyordum ve gelip iyi haberi sana kendim söylemek istedim. Open Subtitles في الحقيقة كنت أتناول الغداء بالقرب من هنا ولقد أتيت لأخبرك بالأخبار الجيدة بنفسي
    Yakınlarda yemek yiyordum, uğrayayım dedim. Open Subtitles لقد كنت أتناول الغداء بالقرب من القسم، وفكرت فجأة في المرور بك هنا.
    Kafeteryadaydım. Dr. Flomm.'la yemek yiyordum. Open Subtitles كنتبالكافيتيريا، أتناول الغداء مع د.
    O gece Bay Jernigan'ı götüren taksi sürücüsü gibi, ya da dün stüdyo büfesindeki iki bayan figüran gibi, ki o sırada ben öğle yemeği yiyordum. Open Subtitles والتاكسي الذي أوصل صديقتك ليلتها أو الآنستان التي كانتا في كافيتيريا الاستديو ليلة أمس وأنا أتناول الغداء
    Daha önce hiç annemle öğle yemeği yememiştim. Bir randevu gibiydi. Open Subtitles لم أتناول الغداء مع والدتي قط، أشبه بموعد.
    Evet efendim. Kocamla öğle yemeği yemem gerekiyordu ama dirseğime kadar bir Nazi'nin içindeyim. Open Subtitles , من المفترض أن أتناول الغداء مع زوجي و بدلاً من ذلك أنا أجري جراحة في أحشاء نازي
    Arkadaşlarım Connie ve Larry ile yemek yiyordum işte. Open Subtitles أتناول الغداء مع بعض أصدقائي "كوني" و "لاري"
    Şey, sadece arkadaşlarımla yemek yiyordum. Open Subtitles لقد كنتُ أتناول الغداء مع بعض الأصدقاء؟
    "16 Haziran günü askeri hükümette yer alan muhtemelen istihbarattan olan bir arkadaşım yanımdan aracıyla geçerken durup 'Charles, mutlaka Doğu Berlin'e gelmen lazım' dediğinde Batı Berlin'de açık hava restoranında yemek yiyordum. Open Subtitles كنت أتناول الغداء في مطعم في الهواء الطلق في برلين الغربية تشارلز ويلر صحفي تلفزيوني بريطاني في الـ 16 من حزيران/يونيو عندما مرّ صديق لي بسيارته
    öğle yemeği yemem. Artık günde beş küçük öğün yapıyorum. Open Subtitles أنا لا أتناول الغداء بل خمس وجبات صغيرة في اليوم الآن.
    İşim var, her gün öğle yemeği yiyorum ve her gün iş yapıyorum, para alıyorum. Open Subtitles لدي عمل , أتناول الغداء كل يوم وأقوم بالتحويلات وأحصل على أجر
    Yatırım işlerini görüşmek için bir müşterimle öğle yemeği yiyorum. Open Subtitles أنا أتناول الغداء مع عميل لأناقش أمر أعماله الاستثمارية
    öğle yemeği yemedim ve karnımdan acayip sesler geliyor. Open Subtitles لم أتناول الغداء ، وبطني يُصدِر أصواتًا
    Evet, bu yüzden yorgun bir şekilde bu yaka kartıyla burada oturup öğle yemeği yiyorum. Open Subtitles -بلى . لهذا أجلس بالخارج هنا، أتناول الغداء وأرتدي بطاقة الاسم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more