"أثبتّ" - Translation from Arabic to Turkish

• kanıtladın
• kanıtladım
• gösterdin

Onu bilmem ama o kutuya çıkarak kendini çok iyi kanıtladın.
حسنا ، لا أدري بشأن ذلك لكنك أثبتّ لي شيئا بوقوفك على ذلك الصندوق

On dört denizin en yüce kaptanı ve krallığın gerçek bir dostu olduğunu kanıtladın.
لقد أثبتّ أنّك أعظم قبطان في البحار الأربعة عشرة. وصديق مُخلص للتاج.

Aladdin sağlam karakterli bir erkek olduğunu kanıtladın.
علاء الدين، أثبتّ انك رجل... و شخص صاحب أخلاق.

Geçen hafta bunu kanıtladım değil mi?
أنا أثبتّ ذلك الأسبوع الماضي ، أليس كذلك ؟

Ama onlara binanın çökeceğini kanıtladım.
لكنني أثبتّ لهم بأن المبنى سينهار.

Kanım için olan savaşı kazandığında değerini kanıtladın.
لقد أثبتّ جدارتك... عندما فزت بالمعركة التي دارت حول دمائي.

Senin yeteneklerine meydan okumasının nedeni bu bu yüzden, onun yanıldığını kanıtladın.
،أنّه تحدى قدراتك وفد أثبتّ أنّه مخطئ

Mitch senin Noel'lerini mahvetti ama sen onun gibi biri olmadığını defalarca kanıtladın.
لكنك أثبتّ مليون مرة بأنك لست مثله

Bunu kanıtladın.
وأنت أثبتّ ذلك.

Sadakatini kanıtladın Takmet.
أثبتّ ولائك, يا تاكميت.

Ondan daha güçlü olduğunu kanıtladın.
أثبتّ أن قواك أعظم من قواها

Son vakada bunu kanıtladın.
لقد أثبتّ هذا موخراً

-Evet. Bunu kanıtladın zaten.
نعم، لقد أثبتّ ذلك

Bugün... kendini kanıtladın.
اليوم أثبتّ نفسك.

Sen de zaten ne kadar değerli biri olduğunu kanıtladın.
وأنت أثبتّ أن شخص ثمين

Bu sabah bunu kanıtladın.
أثبتّ ذلك هذا الصباح.

Sanırım demek istediğimi kanıtladım.
أظننى أثبتّ صحة نظريتى

Sanırım ben bunu kanıtladım.
أعتقد أنني أثبتّ ذلك

Elisa, bu gece kendime seni asla aldatmayacağımı kanıtladım. Bu yüzden Tracy ile dışarı çıktım.
(إليسا)، لقد أثبتّ لنفسي اللّيلة أنّني لن أخذلك أبداً، هذا ما تشاورنا حوله أنا و (ترايسي)

Ama şaşırtıcı bir şekilde müsahamasızlık gösterdin, ki bu beni düşündürdü.
لكنك أثبتّ لي فقراً مدقعاً في حس الدعابة مما جعلني أفكر