Hırsızlar soygun sırasında birbirlerini satabilir. | Open Subtitles | غالباً ما ينقلب اللصوص على بعضهم البعض أثناء السرقة. |
Külotlu çorabı dolaptaki yerde bulduk soygun sırasında kullandığınla aynısı. | Open Subtitles | وجدنا جوارب طويلة على أرضية الغرفة، ذات التي كنت ترتديها في يديك أثناء السرقة |
soygun sırasında, bunları gördün, değil mi? | Open Subtitles | أثناء السرقة أنت رأيتهم , أليس كذلك ؟ |
Bu araç banka soygunda kullanılmış olmalı. | Open Subtitles | تلك هي السيارة التي إستخدموها أثناء السرقة. |
soygundan sonra birbirimize yakın olmalıyız. | Open Subtitles | أثناء السرقة يجب أن نبقى معاً وقريبين من بعض |
Bay Puss, soygun sırasında Fısıldayan'ın üç yandaşını yakaladık. | Open Subtitles | سيد " بوتس " ، أثناء السرقة قبضنا على ثلاثة " من أعوان " الهامس |
- Ama Trent polislere soygun sırasında bir şey görmediğini söylemişti. | Open Subtitles | {\pos(190,215)} ولكن (ترينت) أخبر الشرطة بأنه لم يرى شيئًا في أثناء السرقة |
Ama soygunda Rus beş tanesini açmıştı. | Open Subtitles | لكن أثناء السرقة فتح الروسي خمسة فقط. |