"أجبرته على" - Translation from Arabic to Turkish

    • zorladın
        
    • zorla
        
    • için onu zorladım
        
    • için onu zorladı
        
    Onunla seks yapabilmek için et yemeye zorladın. Open Subtitles أجبرته على أكل اللحوم حتى يمكنك أن تمارس الجنس معها
    Ya da belki hayat sigortası belgelerini imzalaması için onu zorladın. Open Subtitles أو ربما أنت أجبرته على أن يوقّع على اوراق التأمين على حياته
    Burada kalmak istedi ama annesi zorla götürdü. Open Subtitles حسنا، لقد رغب في البقاء، ولكن تعلمين، أمه أجبرته على الذهاب.
    - Onu zorla çıkarttı. Open Subtitles لقد أجبرته على الرحيل
    Hizmet ettiği orduya karşı savaşması için onu zorladım. Open Subtitles لذا أجبرته على قتال نفس الجيش الذي قد خدمه
    Davayı kapatması için onu zorladım. Open Subtitles أجبرته على إغلاق القضية.
    Dini ve sosyal baskılar, yapay bir aile hayatı yaşaması için onu zorladı mı? Open Subtitles أيّ ضغوط دينية واجتماعية أجبرته على عيش كذبة الحياة العائلية؟
    Susan, ben de oradaydım. Adamı tam anlamıyla zorladın. Open Subtitles "سوزان" ، لقد كنت حاضراً حينها لقد أجبرته على الزواج منها
    Onu konuşmaya sen zorladın. Open Subtitles لقد أجبرته على الإجابة
    Onu sen zorladın. Open Subtitles أنت أجبرته على ذلك.
    Onu etkin bir şekilde gitmeye zorladın. Open Subtitles أجبرته على نحو فعال بالخروج
    - Hayır, onu sen zorladın. Open Subtitles -لا، أنت أجبرته على ذلك
    Cheyenne adamı kaçırıp, zorla peyote mi verdin? Sam Poteet adında bir adam bunu iddia ediyor ve... sabıka fotoğrafından seni teşhis etti. Open Subtitles "هل اختطفت رجلاً من "الشايان و أجبرته على تناول "البيوتي" ؟ (لأنّه هنالك رجل يُدعى (سام بوتيت
    Eğitim reformunu zorla geçirdiğimden beri Bob Birch bana kazık atmanın yolunu arıyor. Open Subtitles حاول (بوب بيرش) إدخالي بهذا منذ أجبرته على دفع فواتير التعليم
    zorla kabul ettirmiştim. Open Subtitles لقد أجبرته على قبولها
    Davayı kapatması için onu zorladım. Open Subtitles منذ قضية الـ(هابستلز)، (سينكلير). أجبرته على إغلاق القضية.
    Boşanmak için onu zorladı mı? Open Subtitles و أن زوجته أجبرته على أن يطلقها؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more