Hayır, misafirperverliğini geri ödemeye fırsat bulamadım henüz. | Open Subtitles | -هذا صحيح , فأنا لم أجد الفرصة لزيارتك من قبل. |
Uh...oturmaya bile fırsat bulamadım. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة حتى للجلوس |
Teşekkür etmek için henüz fırsat bulamadım. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة بعد |
O kadar heyecan içinde seni tebrik etmeye fırsatım olmadı. | Open Subtitles | أتعلمين, في خضم كل هذه الأحداث لم أجد الفرصة لتهنئتك |
Sayın yargıç, avukatıma danışma fırsatım olmadı. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة لاستشارة المحامي يا سيادة القاضي |
Benim için ne kadar değerli olduğunu söyleme şansı bulamadım. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة كي أعبر أنّه كم يعني ليّ |
Hayır, henüz bakacak şansı bulamadım. | Open Subtitles | لا ، لم أجد الفرصة لأتأكد بعد |
Şimdi edecektim de nedense bir türlü şansım olmadı. | Open Subtitles | كنت على وشك إخبارها ولكنني لم أجد الفرصة المناسبة. |
Teşekkür etmek için henüz fırsat bulamadım. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة بعد |
Sayın yargıç, avukatıma danışma fırsatım olmadı. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة لاستشارة المحامي يا سيادة القاضي |
Baban için ne kadar üzüldüğünü söyleme fırsatım olmadı. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة لأخبرك مدى أسفي لأجل والدك |
Üç adam kazandı. fırsatım olmadı. | Open Subtitles | هذا حدث بسرعه ,لم أجد الفرصة لأطلبك |
Bugün onca şey oldu ki, herhangi birşeyi düşünmek için yeterince şansım olmadı. | Open Subtitles | .. الكثير حدث اليوم ولم أجد الفرصة لكي لم أجد الفرصة لأفكر بكل شيء |
Dün gece söyleme şansım olmadı hiç. | Open Subtitles | لم أجد الفرصة لقول ذلك ليلة أمس |