"أجرحها" - Translation from Arabic to Turkish

    • incitmek
        
    • incitmeyi
        
    • üzmeyeceğime
        
    • üzülmesini
        
    • inciteceğim
        
    Korkmuyorum, onu seviyorum. Sadece onu incitmek veya kaybetmek istemiyorum. Open Subtitles أنا لست خائفا منها أنا لا أريد أن أجرحها أو أفقدها
    O hapishaneye gitmeyeceğim. Onu incitmek için bildiğim tek yol bu. Open Subtitles لن أذهب لهذا السجن، إنّها الطريقة الوحيدة التي أعرف أنّني أجرحها بها.
    Duygularını incitmek istemedim. Open Subtitles ولم أرد أن أجرحها برفض الهدية
    Onu incitmeyi gerçekten istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد حقاً أن أجرحها أعلم.
    Ve onu incitmeyi istemiyorum. Open Subtitles لكني لا أريد أن أجرحها .
    Bunca yıldan sonra, sanki beni uyandırmak için gökten inmiş bir melek gibi ve onu üzmeyeceğime sana söz veriyorum onu her zaman gözeteceğim. Open Subtitles إنها مثل الملاك أنت تعلم , الذي جاء لإيقاظي بعد كل تلك السنين و أنا أقسم لك بأنني لن أجرحها أبدا
    Patrick'in durumunu saklamamın tek sebebi Lily'nin üzülmesini istemememdi. Open Subtitles السبب الوحيد الذي جعلني أبقي حالة (باتريك) سرية كان من أجل(ليلي)، لم أرد أن أجرحها
    Ve şimdi tekrar asla iyi duruma gelmeyebilecek bir durumla onu tekrar inciteceğim. Open Subtitles والآن... الآن عليّ أن أجرحها بشدّة لدرجة أن الأمور قد لا تعود لمجراها الطبيعي.
    Onu incitmek istememiştim. Onun kocasıyla yattın. Open Subtitles لم أقصد أن أجرحها
    Onu asla incitmek istemedim. Sessizlik! Open Subtitles لم أقصد أن أجرحها أبداً
    Onu incitmek istemiyorum. Open Subtitles لم أرد أن أجرحها
    - Biliyorum, onu incitmek istemiyorum. Open Subtitles أعلم ذلك، أعلم... لا أريدُ أن أجرحها.
    - Karısının üzülmesini istemiyorum. Open Subtitles -لا أريد أن أجرحها
    Duygularını inciteceğim. Open Subtitles كي لا أجرحها يا عجوز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more