"أجلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • benim için
        
    • mısın
        
    • benden
        
    • lütfen
        
    • - Benim
        
    • yerime
        
    • yap
        
    Sonrasında anladım ki; tüm yapılanların hiçbiri benim için değilmiş. Open Subtitles عندئذٍ عرفت أن لا شيئ من ذلك كان من أجلى
    benim için ya da çocuklar için bunu değiştirmeye çalışma. Open Subtitles لا تحاول تغيير ذلك من أجلى أو من أجل الأطفال
    O zaman benim için öldür onları, orospu. Hangi konuda iyisin? Open Subtitles إذن ، إقتليهم من أجلى يا عاهره فماذا أنتى بارعه فى؟
    Eğer istediğini yaparsam, sen de bana bir iyilik yapar mısın? Open Subtitles اذا حققت لك ما فى خيالك هل تفعل شيئا من أجلى
    - Gazzo'ya benden söz et. İyi biri olduğumu ve korkusuz olduğumu söyle. Open Subtitles فلتكلم جوزو من أجلى انا شخص جيد ولايمكن أزعاجى
    İşleyiş nedir bilmiyorum, ama sizde benim için bir şey var. Open Subtitles لا أدرى كيف يمضى هذا الأمر لكن لديك شىء من أجلى
    Hey Whitey. Dinle, benim için yaptığın her şeyi takdir ettiğimi söylemek istiyorum. Open Subtitles مرحباً يا وايتى، أردت أن أخبرك أنى أقدر كل شىء فعلته من أجلى.
    Ve kimse benim için gelmeyecek. Beni bir yerlerde bekleyen de yok. Open Subtitles ولا أحد جاء من أجلى لا أحد توقع أنى فى أى مكان
    benim için böyle bir anlaşma yapamazsın. Yokluk içinde yaşamayı tercih ederim. Open Subtitles لن توقع مثل هذا العقد من أجلى أفضّل أن أصبر علي حاجتى
    Sen tüm bunları benim için yaptın, bense sana hiçbir şey veremedim. Open Subtitles ولكنك قمت بكل هذا من أجلى وأنا لم أقوم لكِ باى شيء
    En son ne zaman birinin benim için yumruk attığını hatırlamıyorum. Open Subtitles فأنا لا أتذكر أخر مرة ضرب فيها فتى لكمة من أجلى
    Eğer sana bir zaman, tarih ve mekan verseydim sence bu sunucuyu hackleyip, benim için bir kaç görüntü çıkarabilir miydin? Open Subtitles لو أعطيتك الوقت و التاريخ والمكان فهل من الممكن أن تخترق هذا السيرفر ؟ وتحصل على بعض اللقطات من أجلى ؟
    Kraliçe'nin kellesi cellatın kütüğünden uçtuğunda bunu benim için O'na at. Open Subtitles عندما تقود الملكة للهارج الى الجلاد القى هذا عليها من أجلى
    Ama hak yolundan gitmek istiyorsan, iddia ettiğin gibi, bunu benim için yapacaksın. Open Subtitles لكن إذا كنت تقدس الحقيقة، هذه طريقتك للدعاء، سوف تفعل ذلك من أجلى.
    Onunla gitmene seviniyorum. benim için ona iyi bak. Open Subtitles إننى سعيد أنك سوف تذهبين معه اعتنى به من أجلى
    Şimdi bana bir sandviç yapar mısın lütfen? Open Subtitles الآن , هل يمكنكِ إعداد ساندوتش من أجلى , رجاءً ؟
    Şimdi bana bir sandviç yapar mısın lütfen? Open Subtitles الآن , هل يمكنكِ إعداد ساندوتش من أجلى , رجاءً ؟
    Koca Ana, çocukları alır mısın? Open Subtitles ايتها الام الكبيرة ، خذيهم للخارج من أجلى
    Adam benim için hayatını tehlikeye attı ama sen benden yalan söyleyerek ve görevini engelleyerek karşılık vermemi istiyorsun. Open Subtitles لقد خاطر بحياته من أجلى وأنتِ تطلبى منى أن أرد له الجميل بالكذب وتعطيل مهمتهم ؟
    - benim için yapabileceğin bir tek şey var. - Ne olursa. Open Subtitles هناك شئ أرغب أن تقوم به من أجلى إطلب ما تشاء
    Eleanor, Maddie'yi benim yerime öp onu sevdiğimi söyle, olur mu? Open Subtitles إليانور ، فلتقومى بتقبيل مادى من أجلى ـ قولى لها أننى أحبها ، حسناً ؟
    Hiç olmazsa baban için yap! Open Subtitles حسناً . أذا لم تريدى فعلها من أجلى على الاقل أفعليها من أجل والدكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more