Onu korumak için kendinizi feda etmeye karar verdiniz. | Open Subtitles | وهي خائفة وهكذا قرَّرتِ أن تُضحِّي بنفسك مِن أجل حمايتها |
Onlar şimdi sahipli ve adamlar onları korumak için savaşacak. | Open Subtitles | إنَّها مملوكة الآن ومثلمالكواالعقاراتفيأيمكان، سيُقاتل الرجال مِن أجل حمايتها. |
- Onu korumak için. - Evet. | Open Subtitles | لهذا السبب كنت احاول التقليل من العمل من أجل حمايتها |
Videoyu kendini korumak için çekmiş. | Open Subtitles | لقد صنعته من أجل حمايتها |
Yüzbaşı Larabee, onu korumak için oradaydı. | Open Subtitles | الملازم (لاربي) كان هناك من أجل حمايتها. |
Onun için, onu korumak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | سيفعل أي شيء من أجل حمايتها |
korumak için burdalar. | Open Subtitles | إنهم هُنا من أجل حمايتها |
Videoyu kendini korumak için çekmiş. | Open Subtitles | "لقد صنعته من أجل حمايتها" |
Onu korumak için! | Open Subtitles | ! من أجل حمايتها |
Georg, bu onu korumak için. | Open Subtitles | (هذا من أجل حمايتها يا (جورج |
Onları korumak için. | Open Subtitles | من أجل حمايتها |