Hepimizin kullandığı bir şey için senin kovulmana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أدعك تطرد من أجل شيئ نحن جميعنا فعلناه |
Ufacık bir şey için çok fazla zahmet. Anneliği seviyorum. | Open Subtitles | يبدو إني سأواجه المتاعب من أجل شيئ تافه كما بالأمومة |
Bu yılın vergi iadesini iyi bir şey için kullandım. | Open Subtitles | لقد استعملت تعويضات الضرائب من أجل شيئ جيّد. |
Yani, bir kadından, onu bir erkeğe boyun eğdirecek bir şey için 1000 dolar mı istiyorsun? | Open Subtitles | أعني ، أنت تقبل من إمرأة ألف دولار من أجل شيئ يعرّضها للرجال |
Böyle küçük bir şey için ne kadar yaygara kopuyor. | Open Subtitles | الكثير من الإهتمام والضجة من أجل شيئ صغير |