"أجل كنت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Evet
        
    Evet ne kadar tutuyor öğrenmek istemiştim... 100 dolar? Tamam. Open Subtitles أجل كنت أتساءل كم يكلف مشاركة فريق في إحدى المباريات
    Jenny ile yatağımızda. Evet, öcümü alıyordum. - Senin noktan nedir? Open Subtitles فى سريرى , أجل كنت انتقم منك ما هو قصدك ؟
    Evet, isteyebilirdim eğer Dunkirk'te kazanmış olsaydınız. Open Subtitles أجل كنت قد أرغب في ذلك لو كنتم قد فزتم في دانكرك. لقد خسرتم
    Eski. Evet, çok gençken bir süre evli kaldım. Open Subtitles زوجي السابق أجل , كنت متزوجة لفترة عندما كنت شابة صغيرة.
    Evet, Sienna renk körü kirpi atelyesince yapılan ve Bag Interior milli portre galerisindeki müthiş resimden en az benim kadar hoşlandınız mı, diye merak ediyorum da. Open Subtitles أجل, كنت أتساءل إن كنت مهتماً مثلي سيدي, تلك اللوحة العجيبة الموجودة في متحف البورتريه الوطني، من داخل الكيس،
    Evet, orada duruyordum, kendini tanıttı. Sonra hatırladığım tek şey oynaşıyorduk. Open Subtitles أجل, كنت هناك فدخل وعرفني بنفسه وفجأة قبلني
    Evet. Üç grubu dağıtabilirdin. Open Subtitles أجل, كنت ستقومين بإسقاط أكثر من ثلاثة رزم.
    Evet, takım kazandığında yanına koştum. Open Subtitles أجل كنت سأخرج معه بعد انتهاء لعبة الفريق
    Evet, biliyordum. Bana para verdiler. Ses çıkarmadım. Open Subtitles أجل, كنت اعلم لقد دفعوا لي, لقد كنت صامتاً
    Evet, nişanlım toprağa dikildiğinde bana destek olmuştun. Open Subtitles أجل, كنت معى دائماً عندما كان خطيبى مدفون تحت الأرض
    Evet, ben de öyle umuyordum, belki bir gün kalkıp konuşursun. Open Subtitles أجل , كنت أتمنى لو أنك في يوم ما ستقف و تتحدث
    Evet, ailede benimle gerçekten konuşan tek kişi sendin. Open Subtitles أجل , كنت أنت الوحيد في عائلتي الذي كان يتحدث إليّ
    Evet, ben iyi bir baba ve iyi bir ev sahibiydim. Open Subtitles أجل , كنت والداً لا بأس به ومستضيفاً لا بأس به أيضاً
    Evet, Başkan benim isteğimi de kabul etmese böyle olurdum. Open Subtitles أجل , كنت لأصبح هكذا لو لم يرد الرئيس على مُطالبتي.
    Evet, ama sen itiraz etmiştin, o yüzden iptal. Open Subtitles أجل كنت سأفعل .. لكنك لا تريديني أن أفعل لذلك لن أفعل
    Evet, geride atış artığı bırakmayan ve silah gibi ateşlenen bir alet ile mermi gibi davranan, ezilmiş ya da silaha hiç konmamış bir nesne arıyordum. Open Subtitles أجل كنت أبحث في شيء هذا قد يطلق النار مثل مسدس برذاذ شظايا واحتمالية مقذوفات قد تكون عالقة
    Evet, West Lakefield Lisesi'ndeydim. Open Subtitles أجل , كنت في فريق ثانوية ليكفيلد الغربية
    Evet. Merak ediyorum da benim dünyamdan gelen insanlar ne iş yaparlar? Open Subtitles أجل كنت أتساءل فقط ماذا يفعلون الأشخاص الذين على جهتي؟
    Evet, biz de her zaman orada koşardık. Nar toplamak için dağlara çıktığımı hatırlıyorum. Open Subtitles أجل كنت معتاداً على الذهاب إلى هناك كنت معتاداً على جمع الرمـان
    Boş ver, kanka. Evet, biraz deli gibi davranıyordun ama sevginden ötürü. Open Subtitles لا ، لابأس ، أعني أجل كنت تتصرف بجنون ، لكن هذا يأتي من الحب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more