Tek bir gece için tüm ülkeyi isteyerek hırsız gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | إنك تبدو كـ لص لتطلب هذا البلد بأكمله من أجل ليلة |
Bir gece için 10 yıl ağır işçilik yapacaksın. Sadece bir tek gece için düşün. | Open Subtitles | دمرت عشر سنوات من العمل الشاق من أجل ليلة واحدة، من أجل وقت ممتع واحد |
200 dolar. Bir gece için 300 dolar. | Open Subtitles | حسناً 200 دولار , المجموع سيكون 300 دولار من أجل ليلة واحدة |
Açılış gecesi için Hope Street'in ve Electro'nun eski görüntülerini montajlıyordum. | Open Subtitles | فقد كنت أجمع أفلاماً قديمة عن شارع هوب ومسرح الإليكترو من أجل ليلة الافتتاح |
Gerdek gecesi için sperm lazım. | Open Subtitles | يجب أن أستعد بشكل جيد من أجل ليلة الزفاف |
Dün akşam için tekrar teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أردت فقط أن أشكرك مجدداً من أجل ليلة أمس |
Çocuklar babalarıyla son bir gece geçirmek için bana yalvardılar. | Open Subtitles | الأطفال ترجونى من أجل ليلة أخيرة مع والدهم |
Yarın gece için herkesin kostümü hazır mı? | Open Subtitles | إذا, هل الجميع جهز زيه من أجل ليلة الغد؟ |
"...ve başka sıcak bir gece için sardılar. | Open Subtitles | ثم انطويا على بعضهما من أجل ليلة دافئة ولكن بعد ذلك |
İçkisiz bir gece için aklıma gelecek ilk yer burası olmazdı. | Open Subtitles | لم يكن ليكون أول مكان أذهب إليه من أجل ليلة خالية من الخمر |
Dün gece için sağol. | Open Subtitles | يا أخ ، شكراً من أجل .. ليلة البارحة |
Dün gece için. | Open Subtitles | هذه من أجل ليلة البارحة |
Bir gece için. | Open Subtitles | من أجل ليلة واحدة |
Tek bir gece için tüm bunlar... | Open Subtitles | كل هذا من أجل ليلة واحدة |
- Dokunulmazız zaten. - Sinclair'in öldüğü gece için. | Open Subtitles | لدينا حصانة - (من أجل ليلة مقتل (سنكلير - |
- Oh, özür dileriz. - Video gecesi için gelmiştik. | Open Subtitles | ـ آسف ـ نحن هنا من أجل ليلة الفيديو |
Cuma gecesi için grup bakıyorum. | Open Subtitles | إختِبار للفرقة من أجل ليلة الجمعةِ |
Düğün gecesi için bir test sürüsü yapalim mi? - Tabii. | Open Subtitles | ـ هل تود أن تتمرن من أجل ليلة الزفاف؟ |
Hayır, Larry'le yapacağımız çiftler gecesi için oyunları çıkardım. | Open Subtitles | كلاّ، لقد كنتُ أبحث عن ألعاب القطع من أجل ليلة الأزواج رفقة (لاري). |
Gel, yarın akşam için oturma planını onaylamamız gerek. | Open Subtitles | تعال، علينا وضع خطة الجلوس من أجل ليلة الغدّ |
Dün akşam için tekrar teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أردت فقط أن أشكرك مجدداً من أجل ليلة أمس |
Sana... karınla bir gece geçirmek için... bir milyon dolar teklif ettiğimi düşünelim. | Open Subtitles | ...نفترض ...أني أعرض عليك مليون دولار من أجل ليلة واحده مع زوجتك |