Bir sunumumu bitirmeye çalışıyorum, programım sürekli bozuluyor uğraşacak vaktim yok. | Open Subtitles | حسناً أنا أحاول إنهاء مقدمتي و جهازي يستمر في التعطل و ليس لدي وقت لأتعامل معه |
Tamam mı? Bak, bu işi bitirmeye çalışıyorum. Öyle yapmadığımı düşündüğünü biliyorum ama öyle yapıyorum. | Open Subtitles | إسمع يا رجل، أنا أحاول إنهاء هذا، أعلم أنك تعتقد أنني لا أفعل، لكنك مخطئ. |
- Gösteriye gidebilmek ve rahat olabilmek için evrak işlerini bitirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول إنهاء أوراق العمل كي أكون متفرغاً للحفل |
Ofiste bazı şeyleri bitirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول إنهاء بعض الأشياء في المكتب |
Lanet olsun Brick. Özür dilerim. Kuponları bitirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | (تبا يا (بريك - آسف، كنت أحاول إنهاء قسيمة أخرى - |
"ben de hala romanımı bitirmeye çalışıyorum." | Open Subtitles | وأنا لا زلت أحاول إنهاء روايتي |
Evet, şunu bitirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أجل، أنا أحاول إنهاء هذا |
Lütfen, Oswald, sadece günün işlerini bitirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أرجوك " آزولد " أحاول إنهاء يومي |
"Arabada, günlüğümü bitirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | في السيارة أحاول إنهاء مذكرتي |
Şu an bir şeyi bitirmeye çalışıyorum da. | Open Subtitles | انى أحاول إنهاء شيء, الآن. |
Ben de Finch davasını bitirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} أجل، أنا أحاول إنهاء قضية (فينش). |
Ben... Ben bunu bitirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول إنهاء هذا |