"أحاول فقط" - Translation from Arabic to Turkish

• çalışıyorum
• çalışıyordum
• Ben sadece
• - Sadece
• çalıştığım şey
• uğraşıyorum

Sadece burada kardeş üzerinde odaklanmak için iki almak çalışıyorum.
اسمعا ، أنا أحاول فقط أن أجعلكما تركزا على أختكما

Gözlerimi kapatıp , hayatta kalmaya çalışıyorum, ve sonunda kaza ile kulağını kestim.
أحاول فقط أن أبقى حياً وعيناي مغمضتين وانتهيت عن غير قصد بقطع أذنه

Hayata yenilen biri mi, intihara meyilli biri mi öğrenmeye çalışıyorum.
أحاول فقط معرفةَ ما إذا كان يريد الانتحار أم أنّه محبط

Neden bu kadar çok insanın tutuklandığını anlamaya çalışıyordum sadece.
أحاول فقط أن أفهم سبب اعتقال هذا العدد من الناس.

Ben sadece cesur bir Çuvava askeri olmaya çalışıyordum babamın hikayelerindekiler gibi.
كنت أحاول فقط أن اكون محارب تشيواوا شجاعا ، مثل قصص والدي.

Sadece daha kolay bir şey bulmaya çalışıyorum, hepsi bu.
أنا أحاول فقط العثور على فكرة أسهل، هذا كل شيء

Ben de senin gibi bu durumdan zevk almaya çalışıyorum.
أحاول فقط الوصول إلى نفس حالة الإستمتاع التي أنت فيها.

Ben sadece dünyayı daha iyi bir yer yapmaya çalışıyorum savaşa savaşa.
أحاول فقط جعل هذا العالم مكاناً أفضل، حرب واحدة في كل مرة

Eksik kalan birkaç şeyi tamamlamaya çalışıyorum sadece. Sıkıcı polis mevzuları.
أنا أحاول فقط حسم بعض الأمور المعلقة إنها شئون شرطية مضجرة

Bak, Ben sadece olaya geniş çerçeveden bakmanı sağlamaya çalışıyorum.
اسمعي. إنّني أحاول فقط أنْ أتخيّل الأمور من وجهة نظرهم.

Hissettiğin şeylerin normal olduğu konusunda sana güvence vermeye çalışıyorum.
أحاول فقط طمأنتك أن كل ما تشعرين به يعتبر طبيعيًا

Sadece içmemeye çalışıyorum. Teorisi şöyle:
كلا ، أحاول فقط أن لا ادخن النظريةتقولبالنسبةللسيجارة:

Mevcut modayla çakışmamaya çalışıyorum.
أنا أحاول فقط أن لا أصطدم تماماً مع ما هو على الموضة

Ben de onu duvara dayadım, çocukların nerede olduğunu söyletmeye çalışıyordum.
لذا,رميتها على الجدار وكنت أحاول فقط أجبارها على اخباري اين الأطفال

Ben sadece olup bitenden sonra iyi bir şey yapmaya çalışıyordum.
كنت أحاول فقط تقديم شيء جيد بغض النظر عن ما حدث

Sadece doğru adımı atmamız için çalışıyordum.
هيا يا رجل, انظر حولك أنا أحاول فقط أن نكون على القدم الصحيحة

- Sadece dostça yaklaşıyorum. - Bak, hayatım, oyununu biliyorum.
. أحاول فقط أن أكون لطيفة - . أنظرى , حبيبتى , أنا أعرف لعبتك -

Anlamaya çalıştığım şey şu insanlara dağıtmadan önce bu tür şeyleri niye silmezsin?
أذاً، أحاول فقط أن أفهم لماذا لم تحذف هذه الأشياء قبل أن تعطيهم إلى الناس.

Onu sevdiğimi anlamanız için uğraşıyorum.
أنا كنت أحاول فقط بأن أفهمها بأنني أحبها