"أحاول قوله" - Translation from Arabic to Turkish

• Söylemeye çalıştığım
• Demek istediğim
• demeye çalıştığım
• Söylemek istediğim
• demek istediğimi
• söylemeye çalışıyorum
• söylemeye çalıştığımı
• anlatmaya çalıştığım
• demeye çalıştığımı
• anlatmaya çalışıyorum
• söylemeye çalışıyordum
• çalıştığım şey
• demeye çalışıyorum
• anlatmak istediğim
• söylemeye çalistigim

Bakın, Söylemeye çalıştığım şey 10 Tane Sarcastaball ligimiz olsun, böylece
اسمعوا، ما أحاول قوله يجب أن نحصل على العشرات من دوريات

Bu kesinlikle dikkat çekici ve bugün Söylemeye çalıştığım şeyin temel bir özelliği.
ذلك بالطبع أمر رائع جداً، وتلك السمة المركزية لما أحاول قوله اليوم.

Söylemeye çalıştığım şey, anlamak zorunda olduğumuz şey, neden bazı gençlerimize bunların cazip geldiği.
ما أحاول قوله هو أن علينا فهم السبب من وراء انجذاب شبابنا لهذا الأمر.

Demek istediğim, bir şekilde şu engeli atlamanın, benim için ne ifade ettiğini anlatmam çok zor.
إذا كان هناك طريقة ما يمكنني من خلالها أن أتقدّم بهذا الشيء فهو يعني الكثير لي الآن هذا كل ما أحاول قوله

demeye çalıştığım, ağzınla kuş tutsan babamı memnun edemezsin. Kaçınılmazdır bu.
ما أحاول قوله أنه لا يوجد شيء يمكن أن يفعله أي أحد و لن يخيب ظن الوالد

Bütün Söylemek istediğim ayda 14 saatlik dönme devresi yoktu.
ما أحاول قوله ان القمر ليس لديه دورة كاملة من 14 ساعة

Böylece derin bir nefes alıyorum. Tamam. Pardon. Her neyse Söylemeye çalıştığım şey gerçekten TED'i seviyorum.
حسناً. عذراً. علي أي حال، ما أحاول قوله أنني فعلاً أحب تيد.

Söylemeye çalıştığım şey, Susan, evde kalacak birine ihtiyacım yok.
ما أحاول قوله سوزان أنني لا أحتاجك لتسكني هنا

Söylemeye çalıştığım şey kutsal evliliğin onların yetkilerinin üstünde olduğu.
ما أحاول قوله هو أنَّ الرباط المُقدَّس أقوى من أن يقوموا بتفريقه

Hey, tek Söylemeye çalıştığım eğer onu sevmiyorsan... onunla olma, tamam mı?
...كل ما أحاول قوله هو ...إن لم تكن تحبها إبتعد عنها, أتفهمني؟

Söylemeye çalıştığım sorunlarımızın üstesinden gelebileceğimiz.
أعتقد إن ما أحاول قوله إنه يمكننا أن نعلوا فوق مشاكلنا

Söylemeye çalıştığım şey, bunu üzerimden çekemezseniz sizden daha az vaktim var demektir.
كل ما أحاول قوله أنه لو لم تستطيعوا إبعاد هذا الشئ اللعين عنى فالوقت المتاح لدى أقل من المتاح لكم

-Doğru açıklayamadım. Söylemeye çalıştığım...
أنا آسفة أنا لم أقل هذا بشكل صحيح كل ما أحاول قوله هو

Aşk diye bir şey yok! Size Söylemeye çalıştığım şey bu çocuklar.
الحب ليس موجوداً, هذا ما أحاول قوله لكم يارفاق

Demek istediğim buluşmak istediğinde bu beni rahatsız etti.
الذي أحاول قوله بأنّ الأمـر أرعبنـي عندما أردت الموعد الغرامي.

Demek istediğim, zorlukların altından birlikte kalkalım.
ما أحاول قوله هو عندما تصبح الأمور قاسية اريد الإحتفاظ بهم جميعاً الأوقات الجيدة والسيئة

demeye çalıştığım... demeye çalıştığım buydu.
هذا كل ما أحاول قوله هذا كل ما أحاول قوله

Söylemek istediğim... on bir yaşından beri seni seviyorum.
ما أحاول قوله هو لقد احببتك وأنا في سن الثانية عشر

Yapamam ama ne demek istediğimi sen anladın.
لا أستطيع, لكنك تعرف ما أحاول قوله

Daha iyi bir ilaç taşınım sistemine ihtiyacımız olduğunu, söylemeye çalışıyorum.
لذلك ما أحاول قوله هو أننا بحاجة لنظامٍ أفضل لإيصال الدواء.

Ne söylemeye çalıştığımı anladınız mı?
هل تفهم ما أحاول قوله ؟ الأمر مخادع جداً

Şimdi seninle iletişim halindeyim ama anlatmaya çalıştığım ben doğuştan komedyenim.
أعمل فى الإتصالات الان ما أحاول قوله أننى ممثل هزلى بالطبيعة

Ne demeye çalıştığımı anlıyor musun?
أترى ما أحاول قوله ؟ هذه هي روح القانون

İşte sana anlatmaya çalışıyorum. O benim peşimde.
هذا ما أحاول قوله لكم ذلك الرجل يحاول اللحاق بي

Buraya gelirken bunu söylemeye çalışıyordum.
هذا مثير للدهشة، ذلك ما كنت أحاول قوله

Şunu demeye çalışıyorum, gördüğü şey her neyse, kadın resmen korkudan ölmüş.
ما أحاول قوله هو أن، أياً كان ما رأته

Sana tam olarak anlatmak istediğim yetişkin gibi görünüyorum, ama aslında çocuğum!
ما أحاول قوله لكِ هو أنني تحولت إلى رجل ولكنني في الحقيقة مجرد طفل

- söylemeye çalistigim sey su; yeteri kadar el becerisi edindim burada.
ما أحاول قوله هو أنني أظنني اكتفيت من الفنون و الحرف