"أحب التواجد" - Translation from Arabic to Turkish

• olmayı seviyorum
• olmasını seviyorum
• görünmek istemeyeceğim
• sevmiyorum
• olmak hoşuma
• geçirmeyi seviyorum
• olmaktan hoşlanıyorum

Çok tatlı bir adamdır. Neyse, bu işlerin etrafında olmayı seviyorum.
هو لطيف، على أيّ حال، أحب التواجد حول هذه الأشياء، تعرف؟

Onunla olmayı seviyorum. Yani, onunla olmaktan hoşlanıyorum.
أحب التواجد معه، أعني أنني أستلطف التواجد معه

Güvenebileceğim dostlarımın olmasını seviyorum.
إنني أحب التواجد مع رفاقي الذين أتّكل عليهم.

Hotel Flamingo, görünmek istemeyeceğim bir yerdir çünkü!
فندق (فلامنغو) ليس مكاناً أحب التواجد فيه

Ben de kardeşimi sevmiyorum; bu ondan ayrılabileceğim anlamına mı gelir?
وأنا لم أعد أحب التواجد مع شقيقتي أيعني هذا أن بوسعي هجرها أيضاً؟

Yanında olmak hoşuma gidiyor.
أنا فقط أحب التواجد بجانبك هذا كل ما في الأمر

Fakat, şey, demek istediğim. Orada zaman geçirmeyi seviyorum. Traktörüm var.
ولكن, أعني أحب التواجد هناك ومعي الجرارات

Hayır, hayır, hayır. Öyle bir şey değil. Orada olmayı seviyorum.
كلا، كلا، كلا، ليس بتلك الطريقة، أحب التواجد هناك.

Köyde olmayı seviyorum. - Çok rahatlatıcı.
أحب التواجد في الريف - إنه باعث على الاسترخاء -

Seninle olmayı seviyorum. Seninle takılmayı seviyorum.
أحب التواجد معكِ، أحب مصاحبتكِ

Güzel şeylerin etrafında olmayı seviyorum.
حسنٌ، أحب التواجد حول الأشياء الجميلة

Peki, beni yakaladın. Çevremde insanların olmasını seviyorum.
حسناً ، لقد تمكنت مني ، أنا أحب التواجد حول الناس الآن لنذهب ونحتسي الجعة .

İşte bu yüzden dışarıda dolaşmayı sevmiyorum.
يا إلهي, لهذا لا أحب التواجد بالخارج

Jerry, onunla olmak hoşuma gidiyor.
جيري، أحب التواجد معها.

Ve burada olmaktan hoşlanıyorum.
وأنا أحب التواجد هنا