- Anlaşmanın önündeki engel o ise onunla yüz yüze konuşmam gerek. | Open Subtitles | لو كانت هي من يقف في طريق اتفاق، أحتاج للتكلم معها وجهاً لوجه ... |
- Sadece seninle konuşmam gerek. - Söylemen gereken hiçbir şeyi duymak istemiyorum. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم معك فقط لا أريد سماع شيء منك- |
- Sadece seninle konuşmam gerek. - Söylemen gereken hiçbir şeyi duymak istemiyorum. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم معك فقط لا أريد سماع شيء منك- |
Ameliyata girmeden önce Tony ile konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم مع طوني قبل خضوعه للجراحة |
Ameliyata girmeden önce Tony ile konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم مع طوني قبل خضوعه للجراحة |
Hemen bu hücre bloğunun yöneticisiyle konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم مع مدير هذا القطاع من السجن فوراً |
Bu gece, yani bu akşam bir deprem olacak... bu konu hakkında birileriyle konuşmalıyım. | Open Subtitles | لا أفهم الليلة، سيحدث زلزال هذا المساء وأنا أحتاج للتكلم إلى أحد بشأنه |
Aslında seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | في الحقيقة، أحتاج للتكلم معك |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama Bo ile biraz konuşmam gerek. | Open Subtitles | آسف للغاية لمقاطعتكم، لكنني أحتاج للتكلم مع (بو) لدقيقةً. |
Sadece Annalise ile konuşmam gerek. | Open Subtitles | (لا . فقط أحتاج للتكلم مع (آناليس |
Bak, seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | rlm; اسمع، أحتاج للتكلم معك |
Dün gece beni koruduğunuz için müteşekkirim fakat Colin'le konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أشكرك على حمايتك لي الليلة الماضية (ولكنني أحتاج للتكلم مع (كولين |
-Angel seninle yüz yüze konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | ... أحتاج للتكلم معك بشكل شخصي |
Polisle konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم مع الشرطة |
Sizinle konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم معكم |
Hemen John ile konuşmalıyım. Burada olanlara inanamazsın. | Open Subtitles | أحتاج للتكلم مع (جون) لن تصدق مايحدث هنا |