Çocuk Bir gün karşısına çıkıvermiş. O da çalışma ortağı arıyormuş zaten. | Open Subtitles | لقد أتى ظهر في أحد الأيّام وهي كانت تبحث عن شريك للدّراسة |
Sonra Bir gün anladım ki, hayatımı bekleyerek geçirmişim. | Open Subtitles | ثمّ في أحد الأيّام أدركت بأنّي قضيت حياتي مُنتظراً. |
Bir gün, kandan yazılmış bir peri masalı öğrendik. Porphyria, sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | في أحد الأيّام المنذرة بالسّوء، تعلّمنا بعض القصص الخياليّة المكتوبة بالدّم |
Böyle ortalığı yakıp yıkmaya devam edersek çok yakında Bir gün kovulacağız. | Open Subtitles | أتعلم، إذا واصلنا تفجير الأشياء هكذا فسوف نطرد في أحد الأيّام |
Ve eminim Bir gün hepimizin hayalini kurduğu dünyanın kapılarını bize açacak. | Open Subtitles | وأعلمُ أنّ في أحد الأيّام سيُمكّن للعالم الذي نحلم به جميعًا. |
Ve çoğu insanın aksine birini canlı halde görmek ve Bir gün yaklaşmak istiyorum. | Open Subtitles | وبخلاف الآخرين، أريد رؤية أحدهم حيًّا وعن قرب في أحد الأيّام |
Bir gün okuldan kaçıp onlarla tanışacağım için ne kadar heyecanlı olduğumu hatırlıyorum... | Open Subtitles | .. لذلك، تغيّبت عن المدرسة في أحد الأيّام . أتذكّر أنّي كنت متحمّساً جداً لمقابلتهما |
Bir gün, geriye dönüp bakacaksın ve... biliyorum hala acı verici derecede utanıyorsun ama... ileride bu gülerek hatırladığın bir hikaye olacak. | Open Subtitles | في أحد الأيّام, سوف تنظرين إلى ما حدث و... حسناً, سوف تظلّ قصّة محرجة ومؤلمة. لكنّها ستشكّل قصّة مضحكة... |
Yani ben, Bir gün kaynaşmam gereken beyaz insanlarla, | Open Subtitles | أعني، كما لو أنّني استيقظتُ ...صباح أحد الأيّام |
Bir gün savaşa gittik. | Open Subtitles | ثمّ في أحد الأيّام دخلنا في معركة |
Bana göre Bir gün ben de öleceğim. | Open Subtitles | وخطر لي أنني سألقى نحبي في أحد الأيّام |
- Bir gün sana da silah gerekecek. | Open Subtitles | علي أن أمنحك سلاحا في أحد الأيّام. |
Sen Bir gün başkan olacaksın. | Open Subtitles | ستصبح رئيسا في أحد الأيّام |
Sonra Bir gün Binky çok sinirlendi ve Darryl'ın testislerini koparttı. | Open Subtitles | (ـ و من بعد ثار غضبه في أحد الأيّام و إقتلع خصيتي (داري ـ أجل ، لكنّهم لا يزالون أصدقاء |
Bir gün, zorla girdim ve... | Open Subtitles | . لقد اقتحمته في أحد الأيّام |
Ördek kuğu olacağına o kadar inandı ki... Bir gün bu gerçek oldu. | Open Subtitles | {\pos(190,220)}عن فرخ تؤمن إيماناً شديداً بأنّها ستغدو تمّاً... {\pos(190,210)}لدرجة أنّ ذلك في أحد الأيّام يتحقّق فعلاً |