Bunu kimseye söylemedim ölümünden bir kaç ay önce bana birisiyle aşk yaşamaya başladığını söylemişti. | Open Subtitles | لم أخبر أي أحد بهذا لكن بضعة شهور قبل موتها أخبرتني أنها كانت تعاشر |
Ve Bunu kimseye söyleyemem çünkü anlamazlar. | Open Subtitles | , و لا يمكنني ان أخبر أحد بهذا لانهم لن يفهموا هذا |
Senin kadar tutkulu hisseden hiç kimse para yüzünden böyle bir yerden mahrum kalmamalı. | Open Subtitles | لا أحد بهذا الحماس ينبغي أن يترك هذا المكان من أجل المال. |
Bizlerden daha iyisiniz. Bir dahi ve bir sanatçı olduğunuzu söyleyen olmadıysa ben ilk olayım. | Open Subtitles | إنّكِ أفضل من بقيتنا، إذا لمم يخبركِ أحد بهذا حتى الآن، فإنّكِ فتاة عبقرية وفنانة |
Tanrım. Burnumu yaptırdığımdan beri kimse böyle demedi. | Open Subtitles | يا إلهى، لم ينادنى أحد بهذا الاسم منذ أجريت عملية التجميل لأنفى. |
Kimse bu kadar aptal değildir. Doğu kanadı. Psikiyatri bölümü. | Open Subtitles | لا أحد بهذا الغباء الجناح الشرقي، عنبر المجانين، إلى اللقاء |
Demek istediğim, gerçekten hiç kimse hiçbir zaman bundan gücenmedi. | Open Subtitles | أعنى، لم يهتم أحد بهذا |
kimse o kadar cömert değildir. İnsanlar bu kadar iyi değil ya. | Open Subtitles | لا أحد بهذا الكرم الناس ليسوا بتلك الطيبة |
Bunu kimseye söylemedim ölümünden bir kaç ay önce bana birisiyle aşk yaşamaya başladığını söylemişti. | Open Subtitles | لم أخبر أي أحد بهذا لكن بضعة شهور قبل موتها أخبرتني أنها كانت تعاشر |
Baksana, Bunu kimseye söylememiştim. | Open Subtitles | هيه, لم أخبر أي أحد بهذا الشيء |
Bunu kimseye söylemedim... ama derinlerde içimde bir dans etme arzusu var. | Open Subtitles | إنني لم أخبر أيّ أحد بهذا لكن،بصراحة.. كنتُ أريد الرقص ... |
Lütfen Bunu kimseye anlatma. | Open Subtitles | أرجوك لا تخبر أحد بهذا |
Daha önce böyle bir zan altına sokulmamıştım fakat hassasiyetiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | حسنٌ، لم يتهمني أحد بهذا من قبل -ولكن أشكرك على هذا الرأي . |
Daha önce kimse böyle bir şey yapmamıştı. | Open Subtitles | لم يقم أحد بهذا من قبل |
Bizlerden daha iyisiniz. Bir dahi ve bir sanatçı olduğunuzu söyleyen olmadıysa ben ilk olayım. | Open Subtitles | إنّكِ أفضل من بقيتنا، إذا لمم يخبركِ أحد بهذا حتى الآن، فإنّكِ فتاة عبقرية وفنانة |
Bizlerden daha iyisiniz. Bir dahi ve bir sanatçı olduğunuzu söyleyen olmadıysa ben ilk olayım. | Open Subtitles | إنّكِ أفضل من بقيتنا، إذا لمم يخبركِ أحد بهذا حتى الآن، فإنّكِ فتاة عبقرية وفنانة |
Hakkını vermeliyim, şımarıksın. Bana kimse böyle demedi. | Open Subtitles | أقبح منك وقاحتك لم يدعني أحد بهذا من قبل |
Yıllardır kimse böyle peşimden koşmamıştı. | Open Subtitles | لم يرغب بي أحد بهذا الشكل منذ سنوات |
Kimse bu kadar mutlu olamaz. Uyuşturucu etkisi altında. | Open Subtitles | لا أحد بهذا القدر من السعادة انها تحت تأثير المخدرات |
Kimse bu kadar şanslı olamaz. | Open Subtitles | كلا! كلا، لا تقل لي أنه محظوظ، لا يوجد أحد بهذا الحظ، إنه يغش |
Demek istediğim, gerçekten hiç kimse hiçbir zaman bundan gücenmedi. | Open Subtitles | أعنى، لم يهتم أحد بهذا |
Tamam, kimse o kadar çok sevişemez. | Open Subtitles | حسناً, لم يحضى أحد بهذا القدر من العلاقات |