"أحذيتنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • ayakkabılarımızı
        
    • ayakkabıları
        
    • botlarımızı
        
    • ayakkabılarımız
        
    Evimiz daima tertipli olur ve o ayakkabılarımızı parlatıp ayak işlerimize koştururken biz de kendi işlerimize zaman ayırabiliriz. Open Subtitles حياتنا المنزلية ستكون منظمة دائما و سيكون لدينا وقت أطول معه لكي يلمع أحذيتنا و نتفرغ لعلاقاتنا الضرورية
    Sonra kemerlerimizi ayakkabılarımızı kazıp çıkardığımız bütün kökleri yedik ama bilirsiniz ki besleyici pek bir şey yoktur. Open Subtitles بعد ذلك اكلنا احزمتنا أحذيتنا اكلنا الجذور التى وجدنها اثناء حفرنا
    ayakkabılarımızı çıkarıp, oturalım ve bu yürekli kadına saygımızı gösterelim. Open Subtitles لنخلع أحذيتنا ونجلس ونقدّم احترامنا لامرأة شجاعة
    Hadi ayakkabıları çıkaralım ve suya girelim. Open Subtitles دعونا خلع أحذيتنا والحصول على الماء.
    Neden kadınların ayakkabıları her zaman daha rahatsızdır? Open Subtitles . لماذا أحذيتنا غير مريحة؟
    Gelecek hafta botlarımızı yiyeceğiz. 13. GÜN YÜKSEKLİK; 5800 MT. Open Subtitles الأسبوع القادم سنتناول أحذيتنا كونرد يتكلم كثيرا عن تقليل المخاطر
    ayakkabılarımızı, tenis ayakkabılarımızı, birbirine bağlayıp onları telefon kablolarına fırlatabiliriz. Open Subtitles أو يمكننا ربط شرائط أحذيتنا ونرميها على أسلاك الهاتف
    Belki turumuzun bu bölümü için ayakkabılarımızı çıkarsak daha iyi olur. Open Subtitles ربّما من الأفضل لنا جميعاً أن ننزع أحذيتنا. لهذا الجزء من الجولة.
    Bu yüzden ayakkabılarımızı tüm takımlara armağan edeceğiz ki onlar da yürüdükleri mesafeyi kendileri toplayabilsinler. Open Subtitles إذن سنعطي أحذيتنا الفرصة لجميع الفريق إذن نستطيع تسجيل الأميال كلما مشينا
    Sonra bovling partisi vardı ve ayakkabılarımızı almak için sırada bekliyorduk. Open Subtitles للعمل بولينغ حفلة أقيمت ثم الصف في معاً ننتظر وكنا أحذيتنا لإعادة
    ayakkabılarımızı çıkarıp eve çıplak ayakla koşalım! Open Subtitles لنخلع أحذيتنا ونركض للمنزل حفاة
    Bence ayakkabılarımızı çıkarmalıyız. Open Subtitles أشعر بأن علينا أن نخلع أحذيتنا
    ayakkabılarımızı dışarıda çıkarıyoruz değil mi? Open Subtitles أحذيتنا نتركها بالخارج، أليس كذلك؟
    "Çok uzaklara gittiğimizi hissettik amaçsızca." "Şimdiyse hatırlayamıyoruz ayakkabılarımızı nerede bıraktığımızı." Open Subtitles بحيث لم نعد نتذكَّر أين وضعنا أحذيتنا
    ayakkabılarımızı çıkarıyoruz girerken. Open Subtitles أتعلمين ماذا ؟ نحنُ نخلعُ أحذيتنا.
    Hadi ayakkabıları boyatalım. Open Subtitles فلنذهب لتلميع أحذيتنا
    Prairie, burada ayakkabıları çıkartıyoruz. Open Subtitles "بريري"، نحن نخلع أحذيتنا هنا.
    Heather, dostum, hepimizin ayakkabıları ıslandı. Open Subtitles كلّ أحذيتنا تبلّل...
    botlarımızı nefis İngiliz cilası ile cilalıyoruz uzun zamandır bizim için Periler Ülkesine ait şeyler bunlar. Open Subtitles ونلّمع أحذيتنا بورنيشنا الإنجليزى الرائع كلّ الأشياء الغير مسموعة والتى ترجع إلى دنيا الخيال منذ زمن طويل
    Herhalde botlarımızı çıkartmamızı istiyor. Open Subtitles أعتقد أنه يريدنا أن ننزع أحذيتنا
    Bu gelecekte, ayakkabılarımız su toplanmasına neden olmayacak. TED في ذلك المستقبل أحذيتنا لن تسبب تقرحات مجددًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more