"أحضرتَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • getirdin
        
    • getirmişsin
        
    • getirmişsindir
        
    • getirdiniz
        
    • getirmiştin
        
    Küçümsenme hikayeni etkileyici bulmazsam diye onu benim için getirdin ama etkilendim, yani... Open Subtitles لقد أحضرتَ ذلك لأجلي... لتسحرني في حال لم أجد قصّة إذلالكَ مؤثرة
    Kışın soğukmuş. Parka getirdin mi? Open Subtitles سمعت أنّها باردة شتاءً هل أحضرتَ معطفك؟
    Evime ceset mi getirdin? Gene evime diyor. Open Subtitles أحضرتَ رجلاً ميّتاً إلى منزلي؟
    Ama silahlı bir kavgaya bıçak getirmişsin. Open Subtitles - محاولة ظريفة، يا فتى . ولكني أعتقد أنك أحضرتَ فقط سكيناً من أجل معركة بالمسدسات
    Arkadaş getirmişsin. Open Subtitles لقد أحضرتَ صديقا
    Umarım biraz da paylaşmak için getirmişsindir. Open Subtitles آمَلُ أنكَ أحضرتَ معكَ شيئاً مِنهُ لنتقاسمَه
    Demek küçük bir yardımcı getirdiniz. Open Subtitles أرى أنّكَ أحضرتَ مساعتدكَ الصغيرة
    Dört yıl önce Sırlar Odası'nda Ginny Weasley'in hayatını kurtardığında bana bunu getirmiştin. Open Subtitles منذ أربع سنوات حينما أنقذتَ (جيني ويزلي) من غرفة الأسرار أحضرتَ لي هذا.
    Bloknotu getirdin mi? Open Subtitles اذهب واجلس فحسب هل أحضرتَ قلماً وورقة ؟
    Bunu benim kapıma neden getirdin? Open Subtitles لماذا أحضرتَ هؤلاء عند باب منزلي ؟
    Tam olarak kaç tane kızı tanıştırmak için eve getirdin? Open Subtitles أحضرتَ كم فتاة تحديدًا لمقابلتها؟
    Sonra o kadını eve getirdin ben de sessiz sedasız Thomas'a geçtim. Open Subtitles لكنك أحضرتَ تلك المرأة للمنزل وبعدها اخترتُ "توماس" بكل هدوء.
    Uyuşturucu pazarlığına silah mı getirdin? Open Subtitles أحضرتَ مسدساً من أجل صفقة مخدرات؟
    Yani... emin olmak için soruyorum, buraya bir öğrenci mi getirdin? Open Subtitles -إذاً للتوضيحِ لا أكثر, لقد أحضرتَ طالبةً إلى هنا
    Bakıyorum beraberinde biraz Chicago getirmişsin. Evet. Open Subtitles -تبدو وكأنّكَ أحضرتَ بعضًا مِن "شيكاجو" معكَ .
    Çocuğu da getirmişsin. Open Subtitles مرحبًا، قد أحضرتَ الصبيّ
    Emily'ye kahve getirmişsin, bana hiç getirmezsin. Open Subtitles هل أحضرتَ قهوة لـ (إيملي)؟ لم تحضر لي قهوة قط
    Umarım sandviçleri getirmişsindir, açlıktan ölüyorum. Open Subtitles أرجو أن تكون قد أحضرتَ الشطائر, فأنا أتضور جوعا
    Yeteri kadar naylon getirmişsindir umarım. Open Subtitles آمل أن تكون قد أحضرتَ غطاءً بلاستيكياً كافياً
    Umarım çek defterini getirmişsindir. Open Subtitles آملُ أنّكَ أحضرتَ دفتر شيكاتكَ.
    Ve Lockhart/Gardner'a işlerini getirdiniz. Open Subtitles وأنتَ أحضرتَ أعمالهُ الى لوكهارت/ غاردنر
    Bize ne getirdiniz? Open Subtitles -ماذا أحضرتَ لنا؟ -ماذا أحضرتَ لنا؟
    Dört yıl önce Sırlar Odası'nda Ginny Weasley'in hayatını kurtardığında bana bunu getirmiştin. Open Subtitles منذ أربع سنوات حينما أنقذتَ (جيني ويزلي) من (غرفة الأسرار) أحضرتَ لي هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more