Numarayı ezberlemem gerekiyordu ama ezberlemedim. | Open Subtitles | كان يفترض بي أن أحفظ الأرقام , لكنني لم أفعل |
Bu sözleri kızının erkek arkadaşlarına sakla. | Open Subtitles | أحفظ ذلك الفعل لأجل أصدقاء ابنتك |
Oh, bineceğimi söyledim ve her zaman sözümü tutarım. | Open Subtitles | لقد قولت أنى سأركب وأنا دائما أحفظ كلمتى |
Kimseyi tanımıyorum, ve muhteşem bir şarabımı yağmurlu bir güne saklıyordum. | Open Subtitles | لا أعرف أحداً ولقد كنت أحفظ زجاجة جميلة من النبيذ الأحمر ليوم ممطر |
Hayır. Sadece seni bu şekilde hafızama kazamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لا، وإنّما أحاول أنْ أحفظ حالك على هذا الشكل |
Shakespeare'in Richard III'ünden bir monolog ezberlemem lazım. | Open Subtitles | ويجب أن أحفظ مشهد من مسرحية شيكسبير الثالثة |
Demek istediğim, bütün temellerini ezberledim, tekrarlamama gerek yok. | Open Subtitles | أعني أنني أحفظ الأساسيات جيدا لذلك ليس هناك حاجة لتكرارها |
Bu kitapları, gelecek kuşaklar için saklayacağım, Ekselansları. | Open Subtitles | أنا أحفظ هذه الكتب للأجيال القادمة ، قداستكم |
Belirli yıldızların ismini ezbere biliyordum... ve bir gökyüzü haritam vardı. | Open Subtitles | كنت أحفظ عن ظهر قلب أسماء عدد من النجوم حيث كانت لدي خريطة لمواقع النجوم في السماء |
Çünkü enerjimin bir kısmını yüzme antrenmanına saklamam lazım. | Open Subtitles | يجب علي أن أحفظ بعضآ من طاقتي لتدريب السباحه |
ve tatlım bu süre boyunca nasıl söylesem bütün sevgimi sana sakladım. | Open Subtitles | وخلالذلكالوقتكنتُ.. كيف أصف هذا؟ أحفظ جميع حبي لأجلك |
Bilginin eğlenceli kısımlarını aklımda tutuyorum. | Open Subtitles | أنا أحفظ القليل من روائع المعلومات الغريبة |
Sırrını saklamamı dönüştüğün bu şey olmana yardım etmemi istiyorsun ama benim ne hale geldiğimi görmeyi reddediyorsun. | Open Subtitles | تريدني أن أحفظ سرّك وأن أساعدك لتظلّ كما غدوتَ لكنّك تأبى أن تبصر ما غدوته أنا |
Daha tevrattan okuyacağım bölümü ezberlemedim. | Open Subtitles | لم أحفظ شيء من التوراة بعد لأموت. |
Henüz Dream Weaver'ı ezberlemedim, ama sanırım Sweet Dreams'i ezberledim. | Open Subtitles | أنا لم أحفظ "دريم ويفر" جيداً بعد، -لكن أظن أني أملك "سويت دريمز ". -أولم أخبرك؟ |
Paranı bir daha ki giriş biletin için sakla, kovboy! | Open Subtitles | أحفظ مالك لمصروفاتك الشخصية |
Köpek sır tutabiliyorsa ben de tutarım. | Open Subtitles | حسنا، أستطيع أن أحفظ السر إذا كان الكلب يستطيع |
O oxy'yi Cali'ye vardığımızda yapacağım partiye saklıyordum. | Open Subtitles | كنت أحفظ ذاك الأوكسي من أجل الحفله حين نصل لكالي |
Hayır. Sadece seni bu şekilde hafızama kazamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لا، وإنّما أحاول أنْ أحفظ حالك على هذا الشكل |
Bu yüzden, fotoğrafı gönderdiği... numarayı ezberledim. | Open Subtitles | السبب الذي يضحكني في أنني أحفظ رقم الذي أرسلت لهُ الصورة |
Şimdi yukarı çıkacağım kendimi evliliğe saklayacağım. | Open Subtitles | سأكون في الأعلى . أحفظ نفسي للزواج |
Ayrıca telefonumu bulamıyorum ve hiç kimsenin numarasını ezbere bilmiyorum. | Open Subtitles | أمـــا بالنسبة لقاعدة الاتصال فــإني لا أستطيع إيجــاد هاتفي وانــا لا أحفظ رقم أي أحد منكم. |
İlk adet gördüğümde bunu başkalarından saklamam söylenmişti, ağabeyimden ve babamdan da. | TED | عندما بدأت لدي الدورة الشهرية لأول مرة، أخبروني بأن أحفظ الموضوع سرا عن الآخرين -- حتى عن أبي و أخي. |
Yer lazımdı ama beynini sakladım. Önemli olan o zaten. | Open Subtitles | أحتاج إلى المساحة، لكنني كنتُ أحفظ دماغه وهو ما يهم فعلا. |
Şövalyeliğimi sana adamaya söz verdim ve sözümü tutuyorum. | Open Subtitles | وعدت أن أكرس فروسيتي لك و أنا أحفظ كلمتي |
Sırrını saklamamı dönüştüğün bu şey olmana yardım etmemi istiyorsun ama benim ne hale geldiğimi görmeyi reddediyorsun. | Open Subtitles | تريدني أن أحفظ سرّك وأن أساعدك لتظلّ كما غدوتَ. لكنّك تأبى أن تبصر ما غدوته أنا. |
Babam teknelerinden birine adımımı atmadan bütün denizci düğümlerini ezberletmişti. | Open Subtitles | جعلني أبي أحفظ كل عقدة إبحار من قبل سمح لي بأن أضع قدمي على أحد قواربه |
Ben her zaman senin yanında olacağım Sırrını saklayabilirim çünkü "seni seviyorum" | Open Subtitles | ساتواجد دومًا لأجلك ويمكنني أن أحفظ سرك لأنني أحبك |