"أحقن" - Translation from Arabic to Turkish

• enjekte
• iğne
• enjeksiyon
• gönderiyorum

İri ve devasaydılar ve onları halletmem gerekti, bu yüzden enzim enjekte ettim kendime. Enzimden mi kullandın biraz? !
كانا ضخمين وتعاركت معهما كي أحقن نفسي بالأنزيم

Kalp krizinin kalbinin etrafındaki damarların kasılmasından kaynaklı olup olmadığını öğrenmek için sana ergonovin enjekte ediyorum.
أحقن الإرجونوفين لأرى إن كانت الأزمة القلبية سببها تشنج بالأوعية المحاطة بقلبك

Tek umudum, kendime formülü enjekte etmenin bir tedavi olacağı.
, أملي هو عندما أحقن نفسي بالمعادلة سيتم شفائي

Olmaz. koluna iğne yapana kadar giremeyeceğini söylemiştim.
لا، سبق و أن قلتُ لكِ، لن تعودي للعب حتى تسمحين لي بأن أحقن ذراعك

Bu adama uzun iğneyle enjeksiyon yaptıktan sonra hazır olacağım.
سآتي حالاً بعد أن أحقن هذا الرجل بإبرة طويلة

Karpuzun içine küçük bir miktar enjekte ettim.
أنا أحقن البطيخة بمقدار صغير من المصل وحسب.

Bir gruba enjekte edeceğim ve sonra onlara virüs bulaştıracağım.
يجب أن أحقن مجموعة تحت السيطرة وبعدها اعرضهم للعدوى

Ama kıçımdaki yağlardan dudaklarıma enjekte ettirmeden önce konuşabiliriz gerçekten.
ولكن قبل أن أحقن شفاهي بشحم المؤخرة حتى نتحدث

O bölgeye bir gevşetici enjekte edebilirim.
يمكنني أن أحقن المنطقة المصابة بمرخ للعضلات

Radyoizotop içeren bir madde enjekte ediyorum.
الآن أنا أحقن مادة مرتبطة بنظير إشعاعي

Görünüşe göre işin komik yanı, her gün aynı saatte kendime hormon enjekte etmek zorundayım.
من الواضح أن أحد الأجزاء الممتعة هو أنه ينبغي أن أحقن نفسي بتلك الهرمونات.. -كل يوم في نفس الوقت

Sonra da deneğe yüksek miktarda serum enjekte edeceğim.
ثم أحقن التجربة بجرعة كبيرة من المصل.

Gözünün yan tarafından lidokain enjekte ediyorum.
انا أحقن جانب محجر العين بالليدوكاين " مخدر موضعي.

Canın yanacak. Lido enjekte ediyorum.
و هذا سيحرقكِ , أنا أحقن البنج الموضعي

Böcek tozunu enjekte ediyorum.
أنا أحقن نفسي بمبيدك الحشري

Tamam o zaman biraz daha ozon enjekte edin.
. حسنـاً ، أحقن " غاز الأوزون " أكثر

Yükleme alanındayım ve çalıntı bir Narcan ile bir kaçağa iğne yapıyorum.
أنا في مكب قمامة أحقن هارباً بعقاقير مسروقة

Bu sabah bir adama iğne yaptığımı gördün.
صباح اليوم رأيتني أحقن رجلًا في حكم الميت.

Kendime iğne yapmak istemiyorum.
لا أريد أن أحقن نفسي

Buraya çocuklara enjeksiyon yapmak ve bir cinayete tanıklık etmek için değil doktora araştırmamı yapmak için gelmiştim.
جئت إلى هنا لإجراء البحوث من أجل الدكتوراه لا أن أحقن الأطفال ...وأشهد جريمة قتل

- Boyayı gönderiyorum.
-هيا أحقن الصبغة