"أخبارًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • haberlerim
        
    • haberler
        
    • dan haber
        
    • bir haber
        
    Bu dünya korku, öfke ve hüzün gibi duyguları bir ayara getirse de kanser tedavisi için çok güzel haberlerim var sizlere. TED فيما هذه الكلمة تستحضر مشاعر حزن وغضب وخوف، لدي لكم أخبارًا سارّة من آخر ما توصلت له أبحاث السرطان.
    Keşke iyi haberlerim olsaydı ama yok. Open Subtitles أتمنى لو أن لدي أخبارًا جيدة لكن ليسَ لدي
    Keşke sana iyi haberlerim olsaydı. Open Subtitles حسنٌ، أتمنّى لو كنت أملك أخبارًا سارة لك
    Ve bu da benim kartım. Güzel haberler alır almaz beni ararsın. Open Subtitles وبطاقة أعمالي، ستتّصل بيّ حالما تجد أخبارًا جيّدة.
    Ama senden iyi haberler gelmezse fazla uzun sürmeyecek. Open Subtitles ولكن لن يدوم هذا طويلًا، إلّا إذا كنتِ تحملين أخبارًا جيدة
    Brian'dan haber almadığımızı söyledim. Open Subtitles أخبرتها أننا لم نتلق أخبارًا عنه
    2011'de bir gün, işlediği suçlardan 10 yıl sonra Stroman bir haber aldı. TED ثم في أحد أيام 2011، بعد 10 سنين من جرائمه، تلقى "سترومان" أخبارًا.
    Çok kötü haberlerim var. Han ölmemiş ve fazla mesai yapmamızı istiyor. Open Subtitles لديّ أخبارًا سيّئة، (هان) لم يمت ويودّ منّا أن نفعل دوامًا جزئيّ.
    Size iyi ve kötü haberlerim var dostlar. Open Subtitles أحمل أخبارًا جيدة وأخرى سيئة يا رفاق
    Ama size haberlerim var. Kalıyorum. Open Subtitles ولكن لديّ أخبارًا لكم جميعًا، سأبقـى.
    Sana yeni haberlerim var güzel çocuk. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}.أحمل لك أخبارًا أيّها الجّميل
    Maalesef kötü haberlerim var. Open Subtitles أخشى أنني أحمل أخبارًا سيئة
    - Kötü haberlerim var. Open Subtitles - أحمل أخبارًا تعيسة -
    haberlerim var. Open Subtitles أحمل أخبارًا
    Max, harika haberlerim var. Open Subtitles -مـاكـس)، لدي أخبارًا عظيمة) .
    - Bize iyi haberler verin. - Bize müsaade edin, lütfen. Open Subtitles ـ أعطنا أخبارًا جيدة ـ المعذرة
    - haberler nasıl berbat edilir bilmiyorlar henüz. Open Subtitles -إنهم لايعلمون كيف يقدمون أخبارًا سيئة بعد.
    Kötü haberler var. Open Subtitles كما أن هناك أخبارًا سيئة
    Şu an çok önemli haberler alıyoruz. Open Subtitles تلقّينا الآن أخبارًا عاجلة.
    Sacha'dan haber aldım. Open Subtitles "سمعت أخبارًا عن "ساشا
    Açıkçası bu iyi bir haber değil ama bu verilerin ayrıca çok daha iyi olabileceğimizi gösterdiğini düşünüyorum. TED بالتأكيد، لا تبدو هذه أخبارًا جيدة، لكني أعتقد أن هذه المعلومات تظهر لنا وجوب تحركنا بشكلٍ أفضل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more