| Ona bir üçüncü dünya ülkesine gitmemesini söylemiştim. Ama beni dinlemez ki sağ olsun. | Open Subtitles | , أخبرتها ألا تذهب إلى دولة من العالم الثالث لكن هل تستمع إليّ؟ |
| Buraya gelmemesini söylemiştim. Üzgünüm. | Open Subtitles | لقد أخبرتها ألا تأتى إلى هنا أنا أسف |
| Almamasını söylemiştim! | Open Subtitles | أخبرتها ألا تقبل |
| Ve ikincisi, ona içmemesini söyledim ama beni takmadı. | Open Subtitles | وثانيا لقد أخبرتها ألا تشرب وقد تجاهلتني |
| Ona yapmamasını söyledim. | Open Subtitles | للعلم , أنا أخبرتها ألا تفعل هذا |
| Yapmamasını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتها ألا تفعل |
| Ona olduğu yerde kalmasını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتها ألا تتحرك |
| Açmamasını ben söyledim, bu iyi haber. | Open Subtitles | أخبرتها ألا تفعل, وهذا خبر جيد. |
| Odessa'ya gitmemesini, evde kalmasını söyledim. | Open Subtitles | (أخبرتها ألا تذهب إلى (أوديسا أخبرتها أن تظل بالمنزل لماذا؟ |
| İyiyim. Aramamasını söyledim. | Open Subtitles | أنا كذلك , أخبرتها ألا تتصل |
| Ben kaldırmamasını söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها ألا تفعل ذلك |
| Yapmamasını söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها ألا تفعل. |