Çok sağlam bir yönetmene ihtiyaçları var, ben de aradıklarının sen olduğunu söyledim. | Open Subtitles | يحتاجون إلى مخرج صلب و أنا أخبرتهم بأنك الشاب |
Korkmayacak kadar kötü olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أخبرتهم بأنك آخر واحدة تخاف من الأشباح. |
Bütün anneler içinde senin bir tane olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أخبرتهم بأنك أم رائعة بالنسبة لباقي الأمهات -حقاً؟ |
İyi bari. Herkese yazdığını söylüyorum. | Open Subtitles | رائع، أخبرتهم بأنك تعمل على إنهائه |
İyi bari. Herkese yazdığını söylüyorum. | Open Subtitles | رائع، أخبرتهم بأنك تعمل على إنهائه |
- Annemlere yalan söylemek zorunda kaldım onlara hamile olduğunu söyledim biliyorum seni üzdüm ama lütfen yalan olduğunu söyleme. | Open Subtitles | . لقد كذبت على والداي - . لقد أخبرتهم بأنك حامل أعلم بأن هذا يؤلمك ، لكن رجاءً . لا تقولِ لأحد بأنها كذبة |
Onlara benim kardeşim olduğunu söyledim. | Open Subtitles | و أنا أخبرتهم بأنك أخي |
Daniel, senin Paris'ten gelen kuzenim olduğunu söyledim, ve sadece Fransızca ve İngilizce konuşabiliyorsun. | Open Subtitles | (دانيال) لقد أخبرتهم بأنك إبن عمي ومن (باريس) وبأنك تتحدث الانجليزية والفرنسية فقط |
En iyilerinin sen olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم بأنك الأفضل |