Gezimi mahvetmeye çalışacağını söylemişti. | Open Subtitles | لقد أخبرني بأنكِ ستحاولين إخراب جولتي |
Sonny hasta olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | شخصاَ ما أخبرني بأنكِ لستِ على مايرام |
Jeff böyle diyeceğini söylemişti. Jeff... | Open Subtitles | (جيف) أخبرني بأنكِ ستقولينِ هذا. |
Baban bana yakında stajın için buradan ayrılacağını söyledi. | Open Subtitles | أبوكِ أخبرني بأنكِ سوف تذهبين لفترة تدريبكِ قريباً. |
Geleceğini söyledi ama ne zaman olduğunu söylemedi. | Open Subtitles | أعني، لقد أخبرني بأنكِ ستأتين .و لكنه لم يقل لي متى |
Yvon geleceğini söylemişti. | Open Subtitles | (يفون) أخبرني بأنكِ ستأتين. |
İyi bir insan olduğunu söyledi. | Open Subtitles | "و أخبرني بأنكِ شخصٌ طيب" " و أنا واثق من ذلك" |
Nikola onları Haro'ya okuduğunu söyledi. | Open Subtitles | نيكولا أخبرني بأنكِ قمتِ بقراءتهم لهارو |
Kafası karışmış ve sonra senin onu genç hissettirdiğini söyledi. | Open Subtitles | كان محتاراً فعلاً ... ثم ومن ثم أخبرني بأنكِ جعلته يشعر وكأنه شاب |