"أخطاءً" - Translation from Arabic to Turkish

• hatalar
• Hata

Biliyorum hatalar yapmış ama onun gibi yetenekli biri burada kalacağına dışarıda sanatını icra etmeli.
أعرف أنه اقترف أخطاءً لكن أي شخص بموهبته مكانه هو الرسم الهزلي على الممشى وليس خلف القضبان

Ama ben tekrar tekrar çok büyük hatalar yapıyorum... ve sonuçlarından çocuklarım mağdur oluyor.
نعم، حسناً أنا أرتكب أخطاءً كبيرة مراراً و تكراراً و أطفالي هم من يعانوا

hatalar yaptığımı fark ettim. Ama aynı zamanda hatalarımdan ders çıkarmayı da öğrendim.
رأيتُ أنني ارتكبتُ أخطاءً ولكن يُمكنني أيضاً التعلم منها

Hayatımda yaptığım hatalar oldu ama makineyi inşa etmek onlardan biri değil.
لقد اِقترفتُ أخطاءً. لكن بناء الآلة لمْ يكن أحدها.

Akıllı birine benziyorsun, kızına düşkün baba. Hepimiz Hata yaparız. Doğru mu?
تبدوا رجلاً ذكيّاً ، أيها الأب العطوف، جميعنا نقترف أخطاءً ، صحيح؟

hatalar yapıyoruz ve birbirimizin hayatını mahvediyoruz.
نحن ، نحن نرتكب أخطاءً و نعبث بحياة بعضنا

Geçmişte hatalar yaptım farkındayım, hem de pek çok Hata.
أعلم أنني فعلت أخطاءً في الماضي الكثير من الأخطاء

Duygularımın kararlarımı etkilemesine müsaade ettiğim için hatalar yaptım ve benden sonraki idarecinin aynı hataları yapmasına izin veremem.
لقد أرتكبت أخطاءً لأني جعلت مشاعري تشوّش على قراراتي. ولا أستطيع بأن أجعل المسئول القادم يرتكب نفس الأخطاء.

Biz de geçtik o yollardan. hatalar yapabilirsin.
لقد كنتُ مراهقةً في يومٍ ما وجميعنا نفعلُ أخطاءً

hatalar yaptığımı biliyorum, beni daha ne kadar cezalandıracaksın?
أعلم أنّني اقترفتُ أخطاءً و لكن إلى متى ستظلّين تعاقبينني؟

ve alfa olmayı öğrenirken sen de hatalar yaptın.
وأنت ارتكبت أخطاءً حين كنت تتعلم لتصبح ألفا.

Kendi aile hayatımda bir çok kez büyük hatalar yaptığım anları biliyorum.
أنا أعرف أنّني مرّت عليّ ...بعض اللحظات كأمّ عندما شعرت أنّني أرتكبت أخطاءً فادحة

O dikkatli değildi. hatalar yaptı.
لم تكن حذرة، لقد إرتكبت أخطاءً

Hastanelerde böyle hatalar yapılır mı?
هل تقترف المستشفيات أخطاءً كهذه؟

İkimiz de hatalar yaptık, bunlarla yaşamak zorundayız.
كلانا ارتكبنا أخطاءً علينا التعايش معها

Sen de hatalar yaptın, ama ben seni yargılamıyorum.
لقد إرتكبت أخطاءً وأنا لا أحكم عليكِ

Baban hatalar yaptı ve onları unutmak için içiyor.
أباك إقترف أخطاءً و يشرب لينسى تلك الأخطاء لكن... ؟

Bazı hatalar yaptım. Yalnız hissettim.
لقد ارتكبتُ أخطاءً ، وشعرتُ بالوحدة

İnsanlar korktukları zaman aptalca hatalar yapabiliyor.
الناس تفعل أخطاءً غبية ! .. عندما يخافون

- Çünkü o, böyle hatalar yapacak birisi değil.
لأنّها لا ترتكب أخطاءً من هذا القبيل

Aslında Hata değildi. Değiştirebileceğim herşeyi gördüm. Ve utandım.
لم تكن أخطاءً بل بالأصح أشياءً كنت سأغيرها لو أعدت العمل كنت أشعر بالإحراج منها