"أدركته" - Translation from Arabic to Turkish

    • farkına
        
    • anladım
        
    • farkettim
        
    • fark ettiğim
        
    • zannetmesinden
        
    • o an
        
    • fark ettim
        
    Şunun farkına vardım, yağmalanmış sahalarla ilgili tüm düşüncelerim yanlış çıkmıştı. TED ما أدركته أن كل شيء افترضته عن المواقع المنهوبة قد ثبت أنه خطأ.
    Bunun farkına ilk varışımda benim için de çok zor olmuştu sekiz yaşımdayken. Open Subtitles وأنا أعرف صعوبة هذا عندما أدركته لأول مره عندما كنت في الثامنة
    Şunu anladım; bir topluluğun değerlerini değiştirmek zor olsa da, bireysel etkileşimlerden çok şey öğrenebiliriz. TED ما أدركته أن، أن تغيير أفكار المجتمع أمر صعب، بإمكاننا الحصول على الكثير من التفاعلات بين الأفراد
    Ama o an anladım ki ben hiçbir zaman sisteme değişmesini söylemiyordum. TED ولكن ما أدركته في تلك اللحظة كان أنني لم أكن أطلب أبداً من المنظومة أن تتغير،
    Evlendiğimizde, nasıl biri olduğunu biliyordum... ve bunun gerçekten haksızlık olduğunu farkettim. Open Subtitles و أنا أعلم من كنت عندما تزوجتك بك والذي أدركته بأن هذا ليس عدلاً
    - Peki. Ne farkettim biliyor musun? Open Subtitles نعم, أوتعلم ما الذي أدركته للتو؟
    Rehabilitasyonda fark ettiğim tek şey... benim için sizlerle ilgilenmekten başka hiçbirşeyin daha önemli olmaması. Open Subtitles هناك شيء واحد أدركته في المصح لا يوجد شيء أكثر اهمية لي
    Bunu, herkesin öldüğünü zannetmesinden 17 gün sonra vücudunun biyoritmik bir sinyal gönderdiği uyarısını alınca fark ettim. Open Subtitles أدركته فقط بعد 17 يوم ...من فنائك الظاهر عندما أنذرني نبض... إحيائي وحيد يناسب توقيعك
    Ve o an fark ettim ki bu bizim için önemli bir fırsattı dünya toplumu bir araya gelerek araştırma aracı olarak işkencenin kullanılmasını bitirebilirdik. TED وما أدركته أيضاً كان نافذة مذهلة من الفرص بالنسبة لنا كمجتمع دولي لنجتمع سويا وننهي التعذيب كوسيلة للتحقيق مع المتهم
    fark ettim ki şu eşcinsel arkadaşlar edepsiz şakaları seviyorlar. Open Subtitles , ما أدركته هو , بأن الشواذ . النكت البذيئة
    Bütün bunlardan ilişkiler söz konusu olduğunda sapıkça davrananın ben olmam gerektiğinin farkına vardım. Open Subtitles أتعرفان , أعتقد بأن ما أدركته من كل هذا , هو بأن الأمر عندما يأتي إلى العلاقات أحتاج أن أكون الشخص اللعوب
    Şimdi farkına vardığım gerçeği size de göstereceğim. Open Subtitles والآن يمكنني إظهار لكم ما أدركته
    Ama farkına en çok vardığım şu ki bütün bu hengamede hayat dediğimiz bu sirkte en önemli şey sevgi. Open Subtitles ـ ـ ـ مع أفضل أصدقائي, و أكثر شيء أدركته الأغلب ـ ـ ـ ـ ـ ـ أن كل هذا سباق فئران ـ ـ ـ ـ ـ ـ هذا السرك و الذي نسميه الحياة ـ ـ ـ
    Ta ki ayıklığım buna mükemmel berraklık farkına varmama izin verene kadar. Open Subtitles حتّى مكنتني رصانة من هذا... الوضوح الرائع الذي أدركته...
    Ama çok çabuk anladım ki, paralarını aldığın zaman, onlar da her şeye dahil olurlar. Open Subtitles وما أدركته بسرعة شديدة هو أنك عندما تأخذين أموالهم تأخذين مساهماتهم
    Ancak onu gördüğüm zaman anladım. Open Subtitles أدركته فقط عندما رأيته.
    Neyi anladım biliyor musun? Open Subtitles تعرفين مالذي أدركته ؟
    Benim için hissettiklerinin sadece, benim ona hissettiklerimin bir yansıması olabileceğini farkettim. Open Subtitles في تلك الحالة، ما أدركته أن .... ربما مشاعره لي هي فقط ردآ على مشاعرِي له
    Ne farkettim biliyor musun sen hiç saçlarını taramıyorsun Open Subtitles أتعرف ، ما أدركته للتو؟ هذا هو " منزل الأستحمام " المناسب أنت لم تمشط شعرك من قبل ، صحيح؟
    Sadece neyi farkettim biliyor musun? Open Subtitles هل تعلمين ما أدركته للتو؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more