Oliver'ı çok fazla sahiplendiğimi fark ettim. | Open Subtitles | أدركتُ أنني كنتُ تملّكية بوضوع أوليفر |
Başından beri yanlış düşündüğümü fark ettim. | Open Subtitles | أدركتُ أنني كنتُ أفكّر بهذا بشكل خاطئ |
fark ettim ki, her gece yatmadan önce... ve her sabah uyandığımda... yağmur yağsın diye dua ediyordum artık. | Open Subtitles | ...في كلّ مساء، و قبل أن أخلد للنّوم ...في كلّ صباح، باللحظة التي أستيقظ بها .أدركتُ أنني كنتُ أدعو أن يكون الجوّ ممطراً |
Orada oturup, oğlumun çocukluğundan enstantanelerin keyfine bakarken, bu görüntüleri Elliot ve Sean ile aynı şekilde gördüğümü fark ettim. | Open Subtitles | ..وأنا جالسٌ هناك، أستمتعُ بصور حياة طفولة ابني أدركتُ أنني كنتُ أرى تلك اللحظات (مثلما كان يراها (شون) و(إليوت للمرة الأولى |