| Ve benliğimin, onun aslında hiçbir zaman yaşamamış olduğunu fark etmeme kadar kaç kere ölmesi gerekiyordu? | TED | وكم مرة يتوجب على ذاتي أن تموت قبل أن أدرك أنها لم تكن حية أصلا؟ |
| Bu kadar güzel olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أنها بهذا الجمال من قبل |
| Bunun bir saçmalık olduğunu fark etmişti ama ne yapacağını bilmiyordu. | Open Subtitles | أدرك أنها هراء ولم يدري ماذا يفعل |
| - Komando okulu olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | ساحر تماماً . لم أكن أدرك أنها مدرسة فدائيين |
| Bunun "kimin hayatı daha boktan..." ...yarışması olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أدرك أنها مسابقة "من حياته الأكثر تدهوراً"؟ |
| - Teslim tarihi olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أنها فرصتي الأخيرة |
| - Onun lezbiyen olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أنها كانت سحاقية |
| Bunun "Aldatıcılar"ın bir bölümü olduğunu fark etmedim. | Open Subtitles | لم أدرك أنها مثل حلقة من (الخائنون) " الخائنون = برنامج واقعي " |
| Bir çatışma olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أكن أدرك أنها كانت معركة |
| O kadar ciddi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أدرك أنها بتلك الجدّية |
| Onun sizin arabanız olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أدرك أنها سيارتك |
| Hanımlar gecesi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لم أدرك أنها ليلة السيدات اليوم! |