"أدعكم" - Translation from Arabic to Turkish

• izin veremem
• izin vermeyeceğim
• bırakayım

İzin veremem. Özür dilerim. Dr Post onaylamaz böyle bir şeyi.
أنا آسفة، لا يمكنني أن أدعكم دكتور بوست لن تسمح بهذا مُطلقاً

O yüzden kendinizi feda etmenize izin veremem.
لهذا السبب لا يمكنني أن أدعكم تضحون بأنفسكم

Buna izin veremem. Anlamıyor musunuz?
لا أستطيع أن أدعكم تفعلوا ألا تفهمون؟

Kitabı satacağım, tamam, ...ama sizin bu işe karışmanıza izin vermeyeceğim çünkü hep işe karışıyorsunuz, bir şey hakkında hemen heyecanlanıyorsunuz, ...ve sonra ilk aksilikte hemen yarı yolda bırakıyorsunuz.
لكنّي لن أدعكم تتدخلون هذا لأن كل مرة تتدخلون في شئ تكونوا مُهتمين به جداً ومن بعدها تتخلوا عنه مع أول عقبة تقابلكم

Aslında var ya lezzetini bozmanıza izin vermeyeceğim.
أتعلموا ماذا لن أدعكم يارفاق تقللوا من قدراتي

Artık üzerimde deney yapmanıza izin vermeyeceğim.
لن أدعكم تجرون التجارب عليّ بعد الآن

Birbirinizi tanımanız için siz beyleri yalnız bırakayım.
حسناً ، أنا سوف أدعكم الإثنان كيّ تتحدثوا مع بعضكم

Bazen siz çocukları kendi başınıza bırakayım diyorum.
هل تعلم , بعض الاحيان أفكر أنه يجب عليّ أن أدعكم وشأنكم

Hayır, bunu yapmanıza izin veremem.
لا, لايمكنني أن أدعكم تفعلون هذا

Bugün burdan geçmenize izin veremem.
لا يمكنني أن أدعكم تعبرون اليوم

Ama daha fazla incilmenize izin veremem.
لكنني لن أدعكم تتألمون بعد الآن.

Sam'in yaşamını riske atmana izin veremem.
لن أدعكم تخاطرون بحياة سام

Bunu yapmanıza izin veremem.
لا يمكنني أن أدعكم تفعلون هذا

İnancımı gagalamanıza izin vermeyeceğim.
ولن أدعكم تحفرون في إيماني, لذا

Beni ondan ayırmanıza izin vermeyeceğim.
لن أدعكم تأخذوني بعيداً عنها توقفا.

Fakat benim hatam yüzünden acı çekmenize izin vermeyeceğim.
لكنني لن أدعكم تُعانون بسبب أخطائي

Evet, bununla tek başına yüzleşmene izin vermeyeceğim.
نعم ، لن أدعكم تواجهنّ ذلك وحدكم

Neyse ya, esprimi yemenize izin vermeyeceğim. Shoo shoo veya mu-shu falan işte...
لن أدعكم تفسدوا شهيتي، أخرجوهم من هنا

Şimdi sizi partinin tadını çıkarmanız için bırakayım.
سوف أدعكم تستمتعوا بالحفل الآن

bırakayım da siz ikiniz konuşun tanıştığımıza memnun oldum.
لما لا أدعكم تتحدثون وأنه من الجيد معرفتك - سعيد بمعرفتكي أيضا -