- Disketlere bakarım ama gitmene izin veremem. - O zaman üzgünüm. | Open Subtitles | سأبحث عن ذلك؛ لكن لا يمكنني أنّ أدعكَ تهرب ؛ أنا آسف. |
Bu şekilde tek başına etrafta gezinmene izin veremem. | Open Subtitles | بالطبع تدرك أنني لا أستطيع أن أدعكَ تذهب إلى هناك وحدك. |
Son kez beni böyle bir işe sokmana müsaade ediyorum. | Open Subtitles | هذه آخر مرّة أدعكَ تقنعني بفعل شيءٍ كهذا |
Hayır, onu öldürmene müsaade etmem. | Open Subtitles | أنا لن أدعكَ تقتلهُ. |
Ama merak etme sevgilim kardeşim, yalnız ölmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | ولكن لا تقلق يا أخي العزيز، فلن أدعكَ تموت وحيدًا. |
Kendine istediğin kadar yalan söyleyebilirsin ama beni kandırmana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | بوسعكَ الكذب على نفسك طالما ماأردت، لكنني لن أدعكَ تعبثُ معي. |
Onları şehre yönlendirmene izin vermem. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أدعكَ تقود أحدهم إلى وسط المدينة |
Bu zamazingoyla beni ülke boyunca götürmene izin veriyorum. | Open Subtitles | أنا أدعكَ تقودني بأرجاء البلاد بهذه السيارة . |
Seks yapmana izin vermiyorum. Suyu illa ki istetiyorum. | Open Subtitles | لا أدعكَ تمارس الجنس أدعكَ تسألني عن الماء |
Pes etmene göz yummayacağım. | Open Subtitles | بحقّ روبرت. لن أدعكَ تنهزم. |
Bu şekilde tek başına etrafta gezinmene izin veremem. | Open Subtitles | بالطبع تدرك أنـّني لا أستطيع أن أدعكَ تذهب إلى هناك وحدك. |
Bu boktan yerde iyileşmeni beklemene izin veremem. | Open Subtitles | أنا واثقةٌ بأنّي لن أدعكَ تتعافي في تلكَ الحفرةِ |
Lütfen, oğlumu almana izin veremem. | Open Subtitles | رجاءً ،، لا يمكنني أن أدعكَ تأخذ إبني |
- Bunu yapmanıza izin veremem efendim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أدعكَ تفعل ذلك، سيدي |
Benim için işini ipotek ettirmene izin veremem elindeki tek şey o... | Open Subtitles | لنْ أدعكَ ترهن ...أموالكَ فهي كلّ ما لديك |
Bunu yapmana izin veremem. | Open Subtitles | لايُمكنني بأن أدعكَ تفعلُ ذلك. |
Ona dokunmana müsaade etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعكَ تمسه بسوء |
Bir ödlek gibi kaçıp da bunun ceremesini çekmene müsaade edemem. | Open Subtitles | -لن أدعكَ تدفع ثمن هربي كجبانٍ ... |
Bunu yapmana müsaade edemem Ray. | Open Subtitles | (لن أدعكَ تفعل ذلك (راي |
Ne zaman istersen bana gelebilirsin. Kontrolünü kaybetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | اِلجأ إليّ أيّان شئت ولن أدعكَ تفقد زمامكَ |
Hoşuma giden, bir çok şeyi mahvettin ve benden sana kaka sıçramasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لقد أفسدت الكثير من الأشياء الّتي أحبّها، ولن أدعكَ تفسد لي متعة التغوّط. |
Buradayım çünkü kızgın olduğunu biliyorum ve eğer ihanete uğramış hissediyorsun, fakat seninle olan dostluğumuzu çöpe atmana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | إنيّ هنا بسببِ أنني أعرف بأنكَ غاضب وتشعرُ بالخيانة، لكنني لن أدعكَ تقطعُ صداقتنا. |
Onlar benim arkadaşlarım, iş arkadaşlarım. - Onları öldürmene izin vermem | Open Subtitles | أولئكَ أصدقائي، زملائي لن أدعكَ تقتلهم. |
- Gitmene izin veriyorum, yürü. | Open Subtitles | خطوةٌ للأمام, أنا أدعكَ تذهب! |
Bir kurtarma görevine çıkmana izin vermiyorum. Hele de tek başına. Ve ister beğen ister beğenme dostum ama sen hâlâ bir çocuksun. | Open Subtitles | لن أدعكَ تذهب وحدك في مهمّة إنقاذٍ، وشئت أم أبيت، فإنّكَ ما تزال قاصرًا. |
Ölmene göz yummayacağım. | Open Subtitles | لن أدعكَ تموت. |