Justin uyuşturucuyu seviyordu, aşırı bağımlılığı vardı. | Open Subtitles | أحب جستين أدمان المخدرات، كان لديه عادة أستهلاك كميه هائله. |
İşe dönmek için önce Madde bağımlılığı dersini tamamlayacaksınız. | Open Subtitles | و سوف تأخذون محاضرات في "أدمان المادة" قبل أن تبدأوا بالعمل مجدداً |
Olsa olsa sandviç bağımlılığı var. | Open Subtitles | "إن كان لدينا أي شئ فلدينا "أدمان الأنفاق |
Madde bağımlılığından anlamam ki. | Open Subtitles | أتعلم ؟ لستُ ملك أدمان الأشياء |
Muhtemelen hepiniz bu eski çocuk oyuncunun 30 yıllık uyuşturucu bağımlılığından sonra nasıl bir barmenlik kursunda hoca olduğunu merak ediyorsunuzdur. | Open Subtitles | ،الآن، ربما جميعكم تتسائلون كيف يكون ذاك الممثل الصغير الذي" عانى من أدمان المخدرات لـ30 عام "قد وجد نفسه معلماً في مدرسة ساقين الحانات؟ |
Bizde madde bağımlılığı yok ki. | Open Subtitles | "ليس لدينا مشكلة في "أدمان مادة |