Komutanın beni gazabınızdan koruma isteğine minnettarım. Kendisine kibarca artık onun korumasına ihtiyacı olmayan bir çocuk olmadığımı hatırlatırım. | Open Subtitles | بينما أقدّر رغبة القائد الملكيّ بحمايتي من سخطك، أذكّره بإجلالٍ أني لم أعُد الصبيّ المحتاج لحمايته. |
Unutursa, yaşama veya ölme hakkını elimde tuttuğumu ona hatırlatırım çünkü istediğim zaman, onlara benim için çalıştığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | إذا نسي، أذكّره أنّ لديّ القوة لمنح الحياة أو أخذها منه... لأنّني، كما ترى، متى شئتُ، بمقدوري إعلامهم أنّه يعمل معي. |
Unutursa, ölmesi ya da yaşamasının elimde olduğunu hatırlatacağım. | Open Subtitles | إذا نسي، أذكّره أنّ لديّ القوة لمنح الحياة أو أخذها منه... |
Ben Flanders'ı dışarı götürüp ona bekarlığın sultanlık olduğunu hatırlatacağım. | Open Subtitles | و أذكّره بمتعة حياة العزوبيّة |
Brad annesiyle telefonda değilken de, bana, annesine ne kadar benzediğimi anlatıyordu. | Open Subtitles | إذا( براد)ليسعلىالهاتفمعأمّه يخبرني كيف أذكّره بأمّه كثيرا |
Brad annesiyle telefonda değilken de, bana, annesine ne kadar benzediğimi anlatıyordu. | Open Subtitles | إذا( براد)ليسعلىالهاتفمعأمّه يخبرني كيف أذكّره بأمّه كثيرا |