"أذنان" - Translation from Arabic to Turkish

• kulakların
• kulaklar
• kulağım
• kulak
• kulakları

Sıkı çalışırsan, belki günün birinde benim gibi kulakların olur.
اعمل بجد ربما في يوم ما سيكون لديك أذنان كأذني

Hayır, çok güzel kulakların var. Onlar çok güzel. - Hey, sarhoş musun?
كلا , ان أذنيكِ جميلة , جميلة انها أذنان جميلتان

Yani kulakların kızarınca tahrik mi oldun demek oluyor?
إذاً , اذا كان لديك أذنان حمراوان , فهذا يعني بأنك شاعل ؟ ؟

Ona "metal kulaklar" diyoruz. Merhaba Bay Winger.
نسمي ذلك الحصول على أذنان معدنية

Biliniz ki arkamda da gözlerim ve her iki yanında da fazladan iki kulağım vardır. Kalkın.
لدي أعين في رأسي و أذنان على الجانبين , قف

Zooplankton gibi canlılarda kulak denebilecek bir yapı bile yok.
كائنات كالعوالق الحيوانية لا تملك حتى ما قد نعتبره أذنان.

Çok büyük kulakları, garip kulak yapıları vardır.
أذنان كبيرتان جدا، لفائف أنفية عجيبة، و لكن عينان صغيرتان للغاية.

Ama kulakların kocaman, eğer işine yarayacaksa.
لكن لديك أذنان كبيرتان، إذا قد يساعدك

kulakların pek seksi.
لديك أذنان جذابتان اتعرف ذلك؟

Yarasa gibi kulakların olmalı.
-لابدّ وأنّ لديك أذنان كالخفّاش

kulakların süpermiş baba.
أذنان جميلتان يا أبي

Karnın aç, kulakların değil. Yalan söylüyorsun.
معدتك ليس لها أذنان!

- Hoş kulakların varmış.
-لديك أذنان لطيفتان

- kulakların harikulade.
- أذنان جميلتان

sıradan bir burun, kulaklar...
أنف متوسطة أذنان ...

Kocaman kulaklar.
أذنان ضخمتان

kulaklar da güzelmiş.
أذنان ظريفان

Benim iki kulağım, senin 40 kulağından daha iyidir, Yüzbaşı.
أذنان أفضل من 40,يا كابتن.

Herhangi bir şeyden iki tanesine sahipsen – iki göz, iki kulak, burun delikleri sadece iki çıkıntı -- tüm bunlar iki biçiminde yerini alır.
عندما يكون لديك اثنين من أي شيء -- عينان ، أذنان ، وحتى الأنوف ، أي بروز من اثنين -- هؤلاء يتشاركون في تشكيل الإثنين.

Büyük, uzun kulakları mı var?
أخبرونى, هل لديه أذنان جميلاتان كبيرتان؟