"أرتديته" - Translation from Arabic to Turkish

• giydim
• giydiğim
• giymiştim

Onu okulun ilk günü giydim. Biraz bile kafama takmadım.
أرتديته في أول يوم من المدرسة لم أمانع لوهلة

Buluşacağım adamın beni manken sanacağı türden bir şey giydim.
ذاك الفستان الذي أرتديته إلى ذاك الحفل الذي ظن ذلك الشاب أنني تلك العارضة

O güne kadar bildiğim ve giydiğim tek okul kıyafetimdi, ki aslında çok minnettarım çünkü küçük yaşlardan beri anladım ki biraz farklıymışım.
حتى ذلك اليوم، كان كل ما أرتديته هو زيي المدرسي، وهو ما كنت شاكرًا له في الواقع، لأنه منذ كنت صغيرًا، أدركت أنني مختلف بعض الشيء.

Ve onu giydiğim tek seferde ben de geçirdim.
و في الوقت الوحيد الذي أرتديته فيه ، حصل لي هذا أيضاً ، كنت أعمل...

Onu ilk defa, ailesinin bizim şerefimize verdiği özel bir yemekte giymiştim.
أرتديته للمرة الأولى في عشاء عقده والديها على شرفنا

Ne mi giymiştim?
ما الذي أرتديته ؟

Bunu Bronx'taki bir çöplükte buldum ve üstüme giydim.
وجدته في سلة المهملات في برونكس لذلك أرتديته

Ama sonra onu giymeyi özledim ve tekrar yine giydim.
لكن عندها اشتقت إليه لذلك أرتديته من جديد

Sadece bir gün giydim onu eskittiğimi sanmıyorum.
لقد أرتديته مرة واحدة

giydim işte. Hadi gidelim.
لقد أرتديته , دعونا نذهب

- Evde giydim.
لقد أرتديته في المنزل

Sanırım Chloe'nin babasıyla ilk buluşmamızda giydiğim bluz buydu.
إنه القميص الذي أرتديته في الموعد الأول مع والد (كلوي).

- Ne? - Az önce giydiğim diğer elbiseyi bundan daha mı çok beğendin?
-هل أعجبك الفستان الآخر الذي أرتديته

Bunu senin mezuniyet töreninde giymiştim.
أرتديته في يوم تَعميدك