Tek istediğim, bu kahvaltının parasını geri almaktı. | Open Subtitles | كلّ ما أردتهُ كان إسترجاعَ مالي لهذا الفطور. |
Siyah Afrikalı bir erkekti, siyah birisinin olmasını istediğim her şeyle alay etti ve karşı çıktı. | Open Subtitles | كانَ رجلاً أسوداً أفريقياً سخرَ و تحدّى كُل ما أردتهُ أن يكونَ الرجل الأسود عليه |
Her zaman istediğim tek şey senin gibi çılgın cerrah olmaktı. | Open Subtitles | كل ما أردتهُ كان أن أكون جراحة رائعة مثلك |
Daha hızlı koşturtmak istedim bu yüzden kıçına şaplak attım ama ürktü. | Open Subtitles | أردتهُ أن يركض أسرع، لذا صفعت ردفه. لكنّه أصبح مذهولاً. |
İstediğin her şeyi yapabilirsin ve kimse seni rahatsız etmez. | Open Subtitles | بإمكانكَ أن تقومَ بما أردتهُ دونَ أن يزعجَكَ أيُّ أحدٍ. |
Benim tek istediğim kendi ailemin olması eğitebileceğim ve seveceğim kendi çocuklarımın olmasıydı. | Open Subtitles | كل ما أردتهُ هو عائلتي الخاصّة وأن يتعلّم أولادي ويحبّوا |
Bir çuval inciri mahvetmeyelim. Tek istediğim sana karlı bir iş sağlamakken kendimi savunma durumuna sokmayacağım. | Open Subtitles | إنهُ مُحق, لنّ أدافع عن نفسيّ و كل ما أردتهُ أن أحضى لكِ بعيش رغيـّد |
Doğduğunda hayattan tek istediğim mutlu, sağlıklı ve güvende olmasıydı. | Open Subtitles | وعندما ولدت، كل ما أردتهُ من الحياة هو أن تكون سعيدة وآمنة وبصحة جيدة |
Tek istediğim buraya gelip seninle bir bira içmek... ve yargılanmamak. | Open Subtitles | كلُ ما أردتهُ هو القدوم هنا وشرب الجعة معك ولا أن تحكمِ عليّ |
Tek istediğim babamın bana arka çıkmasıydı ama çıkmazdı. | Open Subtitles | -وكلّ ما أردتهُ من أبّي هو أن يساندني ولم يساندني. |
Tek istediğim, babamın boş vakti olduğunda, o vakti onunla beraber Hawk'la turlayarak geçirmekti. | Open Subtitles | كلّ ما أردتهُ هو أن أقضي الوقت الذي تبقى لوالدي أصطحبهُ في جولة في الـ"هوك" |
Noel'den tek istediğim biraz huzurdu. | Open Subtitles | كل ما أردتهُ لعيد الميلاد هو بعض الراحة |
Çünkü 15 senedir istediğim o. | Open Subtitles | لأنه هو كل ما أردتهُ طوال 15 عام |
Biliyorsun lshu, senden istediğim her şeyi yaptın, ve buna minnettarım, ama senden son bir şey istemem gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، كما تَرى يا (إيشي)، لقد قُمتَ بكُل شيءٍ أردتهُ مِنك و أنا مُمتَن لكن هُناكَ شيءٌ أخير يجبُ أن أطلبهُ مِنك |
Tek istediğim sensin. | Open Subtitles | لأنهُ أنت الذي أردتهُ |
Tüm istediğim yeni tasarımları üzerinde çalışmak, ...ama bunun için hep Debbie'ye koşuyorlar. | Open Subtitles | كل ما أردتهُ هو العمل على أفكار جديدة لكنهم دائماً يذهبون لـ(ديبي) لأجل ذلك |
Senden tek istediğim küçücük bir çaba bebişim. | Open Subtitles | -كلّ ما أردتهُ كان القليل من الجهد، يا عزيزي . |
Travis'e bakıp yaptığı onca şeyi düşününce ölmesini istedim ve bu yüzden öldürdüm onu. | Open Subtitles | ...وخالجنيّ التفكير بكل مإقترفه أردتهُ ميتً، لذا قتلته |
Sadece futbol oynamak istedim. | Open Subtitles | كل ما أردتهُ هو أن ألعبَ كرة القدم. |
- İstediğin her şey orada. | Open Subtitles | كلّ شيء هناك، كلّ شيء أردتهُ. |
Senin istediğin herşey gerçekleşecek. | Open Subtitles | هذا كلّ شيء أردتهُ |